ÇTSO Heyeti, Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nda

Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası, Türk demokrasi tarihinde "kara bir leke" olarak anılan 27 Mayıs 1960 askeri darbesinin ardından dönemin başbakanı Adnan Menderes ve Demokrat Partililerin (DP) yargılandığ

GÜNDEM 17.11.2021 09:52:00 0
ÇTSO Heyeti, Demokrasi ve Özgürlükler Adası

Salı günü saat 08.00’da Çerkezköy TSO önünden hareketle başlayan Demokrasi ve Özgürlük Adası Müşterek Komite ve Meclis Toplantısı Programına; ÇTSO Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Kozuva, Meclis Başkanı Hacı Mehmet Erdoğan, yönetim kurulu üyeleri, meslek komitesi temsilci ve üyeleri ile gazeteciler katıldı. Program kapsamında saat 11.45’de yapılan Müşterek Komite Toplantısı ve Meclis toplantısının ardından öğle yemeği molası verildi. Molanın ardından katılımcılar ada turu yaptı.

 

 

BİZANS ZİNDANLARI HAKKINDA BİLGİ ALDILAR

 

İlk olarak Bizans tarafından yaptırılan ve 1204 yılından sonra zindan formunu kazanan, İstanbul’daki suçluların getirildiği, mimari olarak molos taş ve tuğladan yapılan Bizans zindanları gezildi.

 

 

BELGESEL GÖSTERİMİ İZLENDİ

 

Bizans Zindanlarının gezilmesinin ardından Adnan Menderes Kongre Merkezi’ne geçildi. Merkezde Türk demokrasi tarihini anlatan sergiyi gezen heyet, Genç Osman döneminden, 1808 yılında imzalanan Sened-i İttifak anlaşmasından bu yana geçen süre içerisinde Türk siyasi tarihinde yaşanan gelişmeler hakkında tur rehberinden bilgi aldı. Ada turu, Hasan Polatkan Spor Salonu ve 27 Mayıs müzesinin gezilmesi ile devam etti. 27 Mayıs yargılamalarının yapıldığı yargılama salonunu gezen heyet, ardından orada Adnan Menderes ve Demokrat partililerin yargılanma sürecini anlatan 13 dakikalık belgesel gösterimini izledi.

 

 

ADNAN MENDERES MÜZESİNİ GEZDİLER

 

Daha sonra Adnan Menderes’in uçak kazasından eğitimine, Meclise girişinden kalkınma yıllarına kadar hayatından birçok kesitin ayrı ayrı odalarda anlatıldığı Adnan Menderes Müzesi gezildi.

 

 

ADADA YARGILANAN 562 KİŞİYİ TEMSİL EDİYOR

 

Adada yargılanan 562 kişiyi simgeleyen silüet çalışmasının olduğu duvar önünden geçerek, Yerine Ulaşmayan Mektuplar Anıtı önüne gelen heyet, bol bol hatıra fotoğrafı çektirmeyi de ihmal etmedi.

 

 

HER KÖŞEDE FARKLI ANLAM

 

Marmara Denizi’nin kalbinde yer alan Demokrasi ve Özgürlükler Adası içerisinde keşfedilecek yapı ve eserler bulunduruyor. Bizans döneminden kalma tarihi mekanlar, Henry Bulwer Şatosu, Görkemli Deniz Feneri, yakın tarihimizi anlatan müzeler, deniz manzaralarına bakan seyir terasları ve ada genelinde sergilenen enstalasyon eserleri Demokrasi ve Özgürlükler Adası’nın her köşesini donatıyor. Yassıada adının yakın tarihteki Demokrat Parti iktidarının yargılandığı mahkemelerle anılması, aradan geçen 60 yılın sonunda bambaşka bir boyut kazandı. Adanın ismi 2013 yılından itibaren Demokrasi ve Özgürlükler Adası olarak değiştirildi. 2015 yılından itibaren de adanın genelinde yeniden düzenleme faaliyetlerine başlandı. Demokrasi ve Özgürlükler Adası, günümüzde kültür ve turizm faaliyetlerinin yer aldığı bir merkez haline getirildi. Demokrasi ve Özgürlükler Adası’nı ön plana çıkaran en önemli tarihi olay, 27 Mayıs 1960 askeri darbesi sonucunda Demokrat Partilileri yargılamak üzere kurulan Yassıada Mahkemeleri. Yassıada Mahkemelerinde, 1950 - 1960 yılları arasında hükümet olan Demokrat Parti üyesi toplam 592 sanık, 19 farklı davada yargılandı. 16 Eylül 1961’de Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan, 17 Eylül günü de Adnan Menderes, Marmara Denizi’nin güneyinde yer alan İmralı Adası’nda idam edildi.

 

 

DEMOKRASİ VE ÖZGÜRLÜKLER ADASI HAKKINDA

 

Yassıada 1947'de Deniz Kuvvetleri tarafından satın alındı. 1949'da inşaata başlandı ve 1952'de eğitim hizmetlerine açıldı. Komutanlık kuzey iskele yanındaki, bugün de duran Bulwer'in şato tipi yuvarlak köşkünü muhafaza ederek, subay ve erler için yüksek katlı lojmanlar, spor sahası, tesisler, buz deposu, yemekhane, silahhane gibi birçok yeni bina yaptırdı. 27 Mayıs Darbesi'nden (1960) sonra burada kurulan mahkemelerde Demokrat Partililer yargılandı. Mahkeme sonunda idam cezasına mahkûm edilen 15 sanıktan Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu'nun cezaları İmralı Adası'nda infaz edildi. Davaya bakan hakim ve savcılar kaldıkları Heybeliada Panorama otelinden buraya gemi ile gelip gittiler. Yassıada Yargılamaları bittikten sonra, ada yeniden Deniz Kuvvetleri’ne teslim edildi ve buradaki eğitim faaliyetleri 1978'e kadar sürdü. Deniz kuvvetleri de burayı boşalttıktan sonra adanın ıssız günleri tekrar başladı. 1993'te İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi için uygun bir çalışma yeri olarak görüldüğünden, enstitü buraya taşındı. Günde iki kez şehir hatları vapurları, hoca ve öğrencileri getirip götürmesine rağmen, uzaklık, gerekli ihtiyaçların karşılanmasını zorlaştırdığı için Fakülte 1995'te adayı terk etti. İstanbul'a yakın ve deniz trafiğinden uzak olduğu için hafta sonlarında şehirdeki dalış kulüpleri için eğitim alanı olarak kullanılıyor. Hüsn-ü tabir için adanın adı Demokrasi ve Özgürlük Adası oldu. Demokrasi ve Özgürlükler Adası adıyla 27 Mayıs 1960 askeri darbesinin 60. yılında açılışı yapılan ve TOBB'un GTİ iş birliğiyle yap-işlet-devret modeliyle yürüttüğü Yassıada, günümüzde uluslararası toplantılara ev sahipliği yapıyor.

 

Haber / Buse SERİN