Bugün, 17 Nisan 2024 Çarşamba
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi 2021-2022 Akademik Yıl Açılışı, Rektörlük Konferans Salonu'nda gerçekleşen programda Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop'un
Namık Kemal Üniversitesi öğrencilerinin ‘Neden Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi?’ sorusunu cevapladığı tanıtım videosu ile başlayan program, Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Öğretim Üyeleri ve öğrencilerinden oluşan icra heyetinin Konservatuvar Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Arda Göksu yönetiminde müzik dinletisi sunması ile devam etti.
“BU YIL 2. SINIF ÖĞRENCİLERİMİZİ ALDIK”
Daha sonra Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mümin Şahin, konuşma yaptı. Namık Kemal Üniversitesi’nin her geçen gün büyüyen ve başarılarına başarı katan bir üniversite olduğunu kaydeden Şahin, “Bu akademik yılda üniversitemiz, pandemi koşullarına uygun olarak derslerine hem yüz yüze hem de uzaktan eğitim ile başlamıştır. Bu anlamda öğrencilerimize hibrit ve teknolojik bir eğitim imkânı sağlıyoruz” dedi. Hukuk Fakültesi binasının TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop’un teşrifleriyle geçen yıl açıldığını hatırlatan Şahin, “Bu yıl 2. sınıf öğrencilerimizi aldık ve eğitimlerine devam ediyorlar. Bunun yanında pandemi dönemini boş geçirmedik; bu bir buçuk yıllık süreçte online eğitimlerimiz devam ederken fiziki koşullarımızı da güçlendirmeye devam ettik. Üniversitemiz Diş Hekimliği Fakültesi Ağız ve Diş Sağlığı Uygulama ve Araştırma Merkezini bugünden itibaren açıyoruz” ifadelerini kullandı.
‘BİR MİLLET, İKİ DEVLET’
Ardından TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop’un ‘İlk Ders’ mahiyetinde verdiği konferansa geçildi. Prof. Dr. Mustafa Şentop, Azerbaycan’ın 8 Kasım Zafer Günü’nü kutlayarak başladığı konuşmasında, bu zafere giden yolda uzun yıllar işgal altında kalan Karabağ’da ve genel olarak savaşlarda sivillere yapılan saldırılar hakkında uluslararası hukuk boyutundan değerlendirmelerde bulundu ve ‘Bir Millet, İki Devlet’ anlayışıyla Azerbaycan’a verilen desteğin nedenlerini anlattı.
“İNİSİYATİF BÜTÜNÜYLE ÖĞRENCİNİN ELİNDEDİR”
Üniversite hayatının, tahsil hayatında ayrı bir yeri olduğunu vurgulayarak konuşmasına devam eden Prof. Dr. Şentop, “Üniversiteye kadar eğitim hayatı aileler, veliler ve öğretmenlerin gözetimi altında devam etmektedir. Üniversite ile birlikte, öğrenim hayatının kontrolü tamamen ve sadece öğrencinin kontrolüne verilmektedir. Yani inisiyatif bütünüyle öğrencinin elindedir. Sınavları saymazsak, öğrencinin dersi öğrenip öğrenmediği kendi takdirine bırakılan bir husustur. Bu bakımdan bütün öğrencilerimizin kendine öz disiplin ve çalışma yöntemleri geliştirmesi gerekmektedir. Aksi halde üniversite hayatının sonuna doğru birtakım sıkıntılar çıkabilir. Bu bakımdan derslere düzenli çalışmak, dersleri takip etmek ve kendini disipline etmek, öğrencinin üzerinde bir yükümlülüktür” ifadelerini kullandı.
“BÜYÜKŞEHİR OLMANIN DEZAVANTAJLARINI TAŞIMIYOR”
Tekirdağ’da üniversite okumanın büyük avantajları olduğunu belirten Meclis Başkanı Şentop, “Tekirdağ hem büyükşehir olmanın avantajlarına sahip hem de büyükşehir olmanın dezavantajlarını taşımıyor. Burada üniversite okumak için İstanbul’a yakın olması; İstanbul’un hem içinde hem dışında bir mesafede olması ayrı bir avantaj. Bu bakımdan Tekirdağ’da üniversite öğrenimi gören gençlerin şanslı olduğunu düşünüyorum” dedi.
“ULUSLARARASI KONUM ARTIYOR”
Daha sonra Türkiye’deki eğitim-öğretim hayatından ve üniversitelerin artan uluslararası konumundan bahseden Prof. Dr. Mustafa Şentop, üniversitelerin hem fiziki tesisleşme hem de akademik başarı anlamında son yıllarda kat ettiği aşamaları anlattı. Üniversitelerin gelişimi için devletin üstüne düşeni büyük ölçüde yaptığını kaydeden Şentop, “Diğer kısım ise hocalarımızın ve öğrencilerimizin gayretlerine düşmektedir” şeklinde konuştu.
“DİJİTAL ORTAMLARDAKİ BİLGİLERDE KİRLİLİK SÖZ KONUSU”
Türkiye’nin ilk üniversite kanununda “Üniversitenin amacı bilgiyi üretmek, öğretmek ve toplumla paylaşmaktır” diye yazdığını hatırlatan Prof. Dr. Şentop, “Dolayısıyla üniversitelerimizde bilim üretiminde seviyeyi yükseltecek, devletin ortaya koyduğu zengin imkânların kalite yönünde içini dolduracak adımlara ihtiyaç var” dedi. Ayrıca “Dijital ortamlardaki bilgilerde kirlilik söz konusu. Bu bilgilerin hangisine ne kadar güvenebileceğimiz konusunda ciddi problemler ve risklerle karşılaşıyoruz. Üniversiteler bu bakımdan bilgi aktarmakla kalmayıp hangi bilginin doğru olduğunu, hangisinin doğru olmadığını ayırabilecek gücü, imkân ve kabiliyetleri öğrencilere aktarması lazım” ifadelerini kullandı.
“BİLGİYİ TÜKETEN DEĞİL SUNAN OLMALIYIZ”
Bilginin batıdan, belli bir coğrafyadan geldiği kanaatinin yanlış olduğunu vurgulayan Şentop, “Bizim de bilgi üreten, bilim dünyasına katkıda bulunan bir kültür ve medeniyetin sahibi ecdadın evlatları olduğumuzu hatırlamamız lazım. Bugün, bilgiyi tüketen değil, bilim ve bilgi dünyasına katkılar sunan bir üniversite anlayışına sahip olmalıyız. Bunu yapabilecek kabiliyet insanımızda mevcut” diye konuştu.
“BÜTÜN DÜNYA TÜRKİYE’NİN GÜCÜNÜ KABUL ETMİŞ DURUMDA”
Şentop, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi: “Türkiye fikri, Türkiye’nin sınırlarından daima büyüktür. Bunu bilhassa yurtdışında yapmış olduğumuz ziyaretlerde ve temaslarda çok daha açık bir şekilde görüyoruz. Buralarda Türkiye’nin görülüşü, bizim içeriden Türkiye’yi görmemizden çok farklı. Bütün dünya Türkiye’nin bölgesinde ve dünyada gücünü, saygınlığını kabul etmiş durumda ve Türkiye’ye yaklaşımları bu bakış açısını ortaya koyuyor. Bu anlayışın geleceği emanet edeceğimiz gençlerimizin iddialarına ve hamlelerine dair bizi güçlendirecek bir zemin oluşturacağını düşünüyorum”
ŞEREF DEFTERİNİ İMZALADI
Program sonunda NKÜ Rektörü Prof. Dr. Mümin Şahin ve Tekirdağ Valisi Aziz Yıldırım tarafından günün anısına TBMM Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop’a takdimde bulunuldu. Programın ardından Prof. Dr. Mustafa Şentop, Rektörlük makamında Namık Kemal Üniversitesi’nin şeref defterini imzaladı.
Haber / Buse SERİN
