İhtiyaç sahiplerinin umutlarını yeşertmeye devam ediyor

11 Haziran 1868'de bir grup idealist doktor tarafından Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti adıyla kurulan, 1935 yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından Kızılay ismi verilen Türk Kızılay,

GÜNDEM 11.06.2020 17:04:00 0
İhtiyaç sahiplerinin umutlarını yeşertmeye devam ediyor

 

 

11 Haziran 1868’de bir grup idealist doktor tarafından ‘Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti’ adıyla kurulan cemiyetin 1877 yılında ‘Osmanlı Hilali Ahmer Cemiyeti’, 1923 yılında ‘Türkiye Hilali Ahmer Cemiyeti’, 1935 yılında ise ‘Türkiye Kızılay Cemiyeti’ adını aldığını belirten Karaca, Kızılay isminin büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından verildiğini dile getirdi.

 

İHTİYAÇ SAHİPLERİNİN YARDIMINA KOŞUYOR

 

Osmanlı-Rus Savaşı’ndan Kıbrıs Barış Harekâtı’na kadar geçen sürede, Türkiye’nin taraf olduğu tüm savaşlarda, cephe gerisinde kurduğu hastaneler, hasta taşıma servisleri, donattığı hastane gemileri, yetiştirdiği hemşireler ve gönüllü hasta bakıcılar aracılığıyla savaş alanında yaralanan ve hastalanan yüz binlerce askerin yardımına koşan Kızılay’ın 1. Meşrutiyetin ilanından sonra İstanbul’da görülen büyük kolera salgınından bu yana, yurdumuzda meydana gelen doğal afetlerde ihtiyaç sahiplerinin bakımını, yerleşim ve beslenmelerini sağladığını, koronavirüs salgınından etkilenenlere de yardımlarıyla destek olduğunu belirtti.

 

İMMÜN PLAZMA YÖNTEMİYLE TEDAVİYE KATKILAR SAĞLADI

 

1957 yılında kan merkezlerini kurmaya başlayan ve 2005 yılında Güvenli Kan Temini programını hayata geçiren Kızılay’ın ülke geneline yayılmış hizmet birimlerinde görevli yaklaşık 3 bin 500 personel ile 300 noktada kan bağışı alarak her gün bin 500 hastanenin kan bileşeni ihtiyacını karşıladığını dile getiren Karaca, “Kızılay, Türkiye’nin yıllık kan ihtiyacının tamamını gönüllü ve güvenli kan bağışçılarından sağlamayı hedefliyor” dedi. İlik nakli ve kök hücre tedavisi bekleyen hastalar için de 2013 yılından bu yana Sağlık Bakanlığı ve Türk Kızılay iş birliğiyle Türkök Projesi’nin yürütüldüğünü söyleyen Karaca, koronasvirüs sürecinde yapılan çalışmalarla ilgili de bilgiler aktardı. Koronavirüs salgını döneminde İmmün Plazma Yöntemiyle Tedaviye katkılar sağlayan Kızılay’ın, bu tedavi yönteminin yaygınlaşması, toplum tarafından benimsenmesi için çalışmalar yaptığını kaydeden Karaca, Kızılay’ın binlerce hastanın bağışlanan immün plazmalarla iyileşmesine katkı sağladığını, yaşanabilecek yeni salgın dalgalarına yönelik de biobankalar oluşturduğunu dile getirdi.

 

 

“ÜLKE SINIRLARI DIŞINDA DA İHTİYAÇ SAHİPLERİNE EL UZATIYOR”

 

Türk Kızılay’ın, bugün 9 Bölge Afet Yönetim Merkezi, 19 Yerel Afet Yönetim Merkezi, Acil Haberleşme Sistemleri, tam donanımlı haberleşme araçları ile olası bir afete en geç 2 saat içinde ulaşma kabiliyeti, yüz binlere acil barınma ve beslenme imkânı verebilecek kapasitesinin bulunduğunu kaydeden Çerkezköy Şube Başkanı Hasan Karaca, Türk Kızılay’ın sağlık, sosyal yardım, gençlik ve eğitim alanlarında da hizmetler sunduğunu söyledi. Kızılay’ın ülke sınırları dışındaki ihtiyaç sahiplerine de yardım elini uzattığını belirten Karaca, Kızılay’ın, dünyanın neresinde bir insan acısı varsa onu dindirmek için çaba gösterdiğini, uluslararası arenada gerçekleştirilen bu yardım çalışmalarının Türkiye’nin tanıtılmasına da büyük katkı sağladığını söyledi.

 

“İHTİYAÇ SAHİPLERİNİN YANINDA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

 

Türk Kızılay olarak dünyanın pek çok yerindeki ihtiyaç sahiplerinin yanında oldukları gibi Çerkezköy’de koronavirüs salgını sürecinde ekonomik sıkıntı yaşayan vatandaşların da yanında olarak ihtiyaçlarını karşıladıklarını söyleyen Karaca, 152 yıldır olduğu gibi bundan sonra da nerede bir ihtiyaç sahibi varsa yanında olmaya devam edeceklerini söyledi.

 

Haber / Gülveren ALTUNOĞLU