Sağlıklı beslenmenin ilk adımı, hayata anne sütü ile başlamaktır

Ülkemizde her yıl 3-9 Eylül tarihleri arasında kutlanan 'Halk Sağlığı Haftası' dolayısıyla Çerkezköy Toplum Sağlığı Müdürlüğü tarafından etkinlik düzenlendi. Çerkezk

GÜNDEM 9.09.2019 15:47:00 0
Sağlıklı beslenmenin ilk adımı, hayata anne sütü ile başlamaktır

Ülkemizde her yıl 3-9 Eylül tarihleri arasında kutlanan Halk Sağlığı Haftası, Çerkezköy’de de etkinliklerle kutlandı. Çerkezköy Toplum Sağlığı Müdürlüğü personelleri, “Sevdiklerimizle Sağlığa Yürüyoruz” yazılı pankart açarak farkındalık yaratmak amacıyla yürüyüş yaptı. 

 

BU YILKİ TEMA: ANNE VE ÇOCUK SAĞLIĞI

 

Halk sağlığının ve koruyucu sağlık hizmetlerinin önemini vurgulamak ve yürütülen çalışmaları daha görünür kılmak amacıyla kutlanan Halk Sağlığı Haftası’nın bu yılki teması ‘anne ve çocuk sağlığı’ olarak belirlendi. Anne ve bebeklerin, diğer gruplara göre sağlık açısından daha fazla risk altında olduğunu belirten yetkililer “Çocuklar, bir ülkenin geleceği ve umududur. Bu nedenle en iyi koşullarda dünyaya gelmelerinin sağlanması, büyümeleri ve gelişmeleri için en uygun ortamın hazırlanması, geleceğe dönük fiziksel, ruhsal ve zihinsel donanımlarının en üst düzeyde oluşturulması ülkenin geleceği açısından yaşamsal önem taşımaktadır. 15- 49 yaş arasındaki tüm kadınların; sağlık açısından değerlendirilmesinin sağlanması, üreme dönemi kadın sağlığı göstergelerinin iyileştirilmesi, doğurganlık çağındaki kadında riskli durumların tespit edilmesi, gebelik öncesi danışmanlık verilmesi, erken dönemde gebelik tespiti yapılabilmesi için yılda en az iki kez birinci basamak sağlık kuruluşları ve aile hekimleri tarafından izlenmektedir” dedi. 

 

MİSAFİR ANNE UYGULAMASI BAŞLATILDI

 

Ülkemizin bazı bölgelerinde doğum eylemi yaklaşmış ya da başlamış olan annelerin zaman zaman olumsuz iklim, ulaşım şartları veya sosyal sebeplerle sağlık kurum ve kuruluşlarına zamanında ulaştırılamadığını ve doğumların olumsuz şartlarda gerçekleşebildiğini kaydeden yetkililer “Bu tür olumsuzlukları önlemek, anne - bebek ölümlerini azaltmak için 2008 yılında “Misafir Anne Uygulaması” başlatıldı. Bu uygulama ile elverişsiz hava ve ulaşım şartları olan yerleşim yerlerinde ikamet eden, sağlık kurumuna erişiminde problem olabilecek gebelerin tespit edilerek izlemi, doğum tarihleri yaklaştığında daha güvenli yerleşim merkezlerine nakledilerek konaklamalarının sağlanması ve doğumlarının hastanelerde gerçekleştirilmesi, doğum sonrası anne ve bebeğin tekrar evlerine götürülmesi sağlanmaktadır” dedi. Gebelikte artan demir ihtiyacının karşılanması için her gebeye gebeliğinin 16.haftasından itibaren doğumdan sonra 3 ay 40-60 mg/gün demir desteği sağlandığını kaydeden yetkililer “2008 yılından itibaren tüm gebelerimize ücretsiz demir dağıtılıyor. Yine Gebe D Vitamini Destek Programı ile gebelik ve lohusalık döneminde görülen D vitamini eksikliğini önlemek amacıyla her gebeye gebeliğinin 12. haftasından doğumdan sonra 6. ay sonuna kadar günde 1200 Ü D vitamini önerilmekte, ücretsiz dağıtılıyor. Bakanlığımızca 2008 yılından itibaren; hastane doğumlarını arttırmak, sezaryen oranlarını düşürmek, anne sağlığını korumak amacıyla ülke genelinde kamu, üniversite ve özel sağlık kuruluşlarında doğumun yöntemlerine göre dağılımı, sezaryen oranları ve sezaryenlerin tıbbi gerekçelerine göre dağılımı izlenmektedir” bilgisini verdi. 

“TOPUK KANI İLE HASTALIKLAR TARANIYOR”

Çocuk izlemi ile ilgili de konuşan yetkililer “Ülkemizde doğan her çocuk aile hekimliği birimlerince; doğumdan sonra ilk yıl içinde 9, 6 yaşına dek 17 defa ve bundan sonra da okul çağı boyunca yılda bir kez izlenmektedir. Büyüme ve gelişmenin özellikle hızlı olduğu erken çocukluk (0-3 yaş) ve ergenlik (10-19 yaş) gibi dönemlerde izlemlerin sıklığı ve içeriği farklılaşmaktadır. Aile hekimliği birimlerimizde her bebek ve çocuğun büyüme ve gelişmesi değerlendirilerek yakından izlenmekte ve bir sorun olduğunda müdahale edilmektedir” dedi. Halen ülkemizde doğan her bebekten alınan topuk kanı ile, zeka geriliğine ve ağır sekellere neden olabilecek fenilketonüri, konjenitalhipotiroidi, biyotinidaz eksikliği, kistikfibrozis hastalıklarının tarandığını kaydeden yetkililer “İşitme kayıpları, görme kusurları ile bazı göz hastalıkları ve kalça çıkıklığı açısından taranarak erken tanı ile tedavi edilebilmektedir. Bu yenidoğan dönemi tarama programları ile her yıl 12 binden fazla çocuk yaşama sağlıklı başlama ve hayatını sağlıklı bireyler olarak sürdürebilme şansına sahip olmaktadır” dedi. 

 

“YERLİ İLACIMIZI ÜRETMEYE BAŞLIYORUZ”

 

Bağışıklama çalışmalarının hem toplum hem de çocuk sağlığı açısından çok önemli olduğunu dile getiren yetkililer “Genişletilmiş bağışıklama programı kapsamında gelişmiş ülkelerdekine benzer düzeyde hastalığa karşı çocuklarımızı koruyoruz. Çocukluk çağında; Hepatit B, BCG (verem), DaBT-Hib, KPA, KKK, OPA (çocuk felci), Td (erişkin tipi difteri tetanoz), Hepatit A, Suçiçeği aşılarını yapıyoruz. Bakanlığımız tarafından tedariği yapılan ve uygulanan aşıların depolandığı, taşındığı ve uygulandığı her noktada soğuk zincir ve stoğu izlenmekte, hangi aşının hangi çocuğa uygulandığı takip edilmektedir. Ayrıca yerli aşımızı üretmeye başlıyoruz” dedi. Sağlıklı beslenmenin ilk adımının hayata anne sütü ile başlamak olduğunu kaydeden yetkililer “Bunun için Bakanlık politikamız bebeklerimizin ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenmesinin sağlanması ve emzirmenin uygun ek besinlerle birlikte 2 yaş ve ötesine dek sürdürülmesidir. Ülke genelinde tüm illerimiz “Bebek Dostu İl”,  doğum yapılan hastanelerimiz “Bebek Dostu Hastane” olup doğumlarımızın hemen hemen tamamı bu kuruluşlarda gerçekleşmektedir. Aile Hekimlerimizin neredeyse tamamı Bebek Dostu unvanına sahiptir. Bebeklerimizin sağlıklı gelişimleri için mikrobesin destek programları sürdürüyoruz. “Demir Gibi Türkiye Programı” ve “D Vitamini Yetersizliğinin Önlenmesi ve Kemik Sağlığının Geliştirilmesi Programı” kapsamında bugüne dek her biri için 15’er milyondan fazla bebeğe destek başlanmıştır. Bu programlarla çocuk yaş grubunda demir eksikliğine bağlı kansızlık yüzde 75, D vitamini eksikliği yüzde 50 oranında azaltılmıştır” dedi. 
 

Haber / Gülveren ALTUNOĞLU