"Sevgi özgüveni, özgüven saygıyı getiriyor"

Çerkezköy Kent Konseyi koordinatörlüğünde 'Başarıya Götüren Aile' konulu ücretsiz seminer düzenlendi. Düzenlenen seminerde çocuklara yaklaşımda ve çocukların başarısında sevginin en önemli

GÜNDEM 5.09.2018 17:23:00 0
"Sevgi özgüveni, özgüven saygıyı getiriyor"

 

Çerkezköy Kent Konseyi koordinatörlüğünde 'Başarıya Götüren Aile' konulu ücretsiz seminer düzenlendi. Düzenlenen seminerde çocuklara yaklaşımda ve çocukların başarısında sevginin en önemli faktör olduğunu dile getiren Öğrenci Koçu ve Tomatis Uzmanı Filiz Çırak, "Sevgi özgüveni, özgüven saygıyı getiriyor. Saygı olunca çocuk kendini değerli hissediyor" dedi. Çocuğa cesaret verilmesi gerektiğini vurgulayan Aile Danışmanı ve Psikolojik Danışman Esra Şentürk, "Çocuğumuza imkan sunalım cesaret verelim ve sadece izleyelim. Kendi yapamadıklarımızı çocuğumuzun üzerinde yapmaya ve yaptırmaya çalışırsak o zaman başarısızlık elde etmiş oluruz" dedi.

 

 

 

 

Çerkezköy Kent Konseyi koordinatörlüğünde dün 11:00-13:00 saatleri arasında 'Başarıya Götüren Aile' konulu ücretsiz seminer düzenlendi.

"ÖNCELİKLE ÇOCUĞUMUZU TANIMALIYIZ"

Kent Konseyi Salonu’nda düzenlenen seminerde konuşan Öğrenci Koçu ve Tomatis Uzmanı Filiz Çırak," Bizim asıl amacımız çocuğumuzu tanımak. Gerçekten çocuğumuzu tanıyor muyuz? Aile olarak sürekli çocuğum tembellik yapıyor diyoruz, çalışmıyor diyoruz. Şiddetle zorlayarak bir şeyleri öğretmeye çalışıyoruz. Bunlardan önce çocuğumuzu tanımalıyız.  Ben çocuğumun yapması gerekenleri bilirsem, neyi nasıl yapacağını bilirsem, çocuğumun farkında olursam o zaman çocuğumu iyi yerlere getirebilirim" dedi. Çocuğun başarısında sevginin önemli bir yeri olduğunu ifade eden Çırak, "En önemlisi sevgi. Sevgi özgüveni, özgüven saygıyı getiriyor. Saygıda olunca çocuk kendini değerli hissediyor. Çocuğumuz bizim için değerli. Ona yaklaşımımız da bir o kadar önemli. Yeri geldiğinde hata yaptığımızda çocuğumuzdan özür dilemeyi de bilmeliyiz" dedi.

DENGEYİ KURMAK GEREKİYOR

Sevginin çocuğun her dediğini yaparak gösterilecek bir şey olmadığını dile getiren Çırak, "Çocuklarımıza özel vakit ayırmamız gerekir. Her şeyimizle çocuğumuza vakit ayırabileceğimiz bir 10 dakika bile çok önemlidir. Başka bir işle uğraşırken aynı zamanda çocukla ilgilenmeye çalışmak doğru bir hareket değil. Biz çocuğumuza sevgi, değer vereceğiz ki o sevgi ona özgüven katacak. Sevgimizi dille vücutla kalple her şeyimizle göstereceğiz. Tabi her şeyin bir ayarı dengesi olması lazım. Çocuğun her şeyini yaptığınız zaman her dediğini yaptığınız zaman toplumsal varlığında zorlanacaktır” dedi.

"ÇOCUKLARIMIZIN ZİHNİNİ ÇALIŞTIRMALIYIZ"

Çocuklara ezbere bir eğitim verildiğini, bunun yerine uygulamalı eğitimin daha doğru olacağını belirten Çırak, "Çocuklarımıza sağ ve sol beynini kullanmayı öğretmeliyiz. Ezbere bir eğitim veriyoruz. Aksine akıl oyunları ve farklı çalışmalarla zihnini çalıştırmayı öğretmemiz gerekiyor. Çocuk analiz etmesini, farklı düşünmeyi ve farklı yorum katmayı öğrenmeli. Algısını arttırmamız çalışmalar yapmalıyız" ifadelerini kullandı.

'TOMATİS' MÜZİK TERAPİSİ

Çocuğun öğrenme güçlüğü ve dikkat eksikliği varsa özel bir çalışmayla bunların giderilebileceğine dikkat çeken Çırak, " Çocuğun öğrenme güçlüğü ve dikkat eksikliği varsa Tomatis Terapisi ile bunlar giderilebiliyor. Tomatis yani Müzik Terapisi dikkat mekanizmasını tetikliyor. Bazı çocukların beyinlerinde bulunan nöronlar doğru çalışmıyor. Bunları Tomatis yani Müzik Terapisi ile çözümlüyoruz ve güzel sonuçlar alıyoruz" dedi. Filiz Çırak konuşmasının ardında katılımcılara anlattıkları ile ilgili uygulamalı bir çalışma yaptırırken, Tomatis Müzik terapisi ile ilgili kısa bir video izletti.

"İMKAN SUNALIM CESARET VERELİM VE İZLEYELİM"

Aile Danışmanı ve Psikolojik Danışman Esra Şentürk, "Sağ beyin ve sol beyinin işlevleri var. Bireyde biri daha baskın olabilir. Sözelci bir çocuğa sayısal alanda bir baskı yaparsak çocuğumuzun başarısını engellerken aynı zamanda üzerine bir kaygı oluştururuz. Çocuğumuza imkan sunalım cesaret verelim ve sadece izleyelim. Kendi yapamadıklarımızı çocuğumuzun üzerinde yapmaya ve yaptırmaya çalışırsak o zamanda başarısızlık elde etmiş oluruz" dedi.

KAYGI, STRES VE PANİK ÖĞRENMEYİ GÜÇLEŞTİRİYOR

Kaygı, stres ve paniğin öğrenmeyi ve bilgiye ulaşmayı güçleştirdiğini dile getiren Şentürk, "Çocuğumuz çok çalışıyor. Sınavda yapamadığını dile getiriyor. Bu kaygı stres ve panikle alakalı bir durum. Bu psikolojiye girdiğimizde beyin yeni aldığı bilgiye de kendini kapatır. Sınav kaygısının en büyük nedeni de aileler oluyor. Aile olarak önce kendimizi sorgulamalıyız. Hiç kimse çocuğu ile övünmek için çocuğunu dünyaya getirmez. Çocuğumuzun mutluluğu bizim mutluluğumuz olmalı " dedi. Şentürk'ün konuşmasının ardından Kuantum ve NLP Uzmanı Ayla Uçkun ile Psikoterapist ve Nefes Terapisti Özge Polat 'Başarıya Götüren Aile' konusu kapsamında bilgi verdi.

Haber / Özge MERİÇ