50 yaş üzeri erkeklerin yarısında görülüyor

İrmet Hospital Üroloji Bölümü’nde hasta kabulüne başlayan Op. Dr. Hasan Nimetigil, prostat hastalıkları hakkında bilgi verdi.

YAŞAM SAĞLIK 25.05.2022 17:08:00 0
50 yaş üzeri erkeklerin yarısında görülüyor

Op. Dr. Hasan Nimetigil, “Prostat idrar torbasının çıkışında yer alan, başlıca işlevi, üreme ile ilgili olan 18-20 gramlık bir salgı bezidir. İçinden işeme kanalı geçen ve yaşlanmayla birlikte erkeklerin çoğunda boyut olarak büyüme gösteren prostat, normal boyutlarının üzerine çıktığında her erkekte benzer bir yol izlemez. Bazı erkeklerde prostat içinden geçen idrar kanalına doğru büyüme olurken, bazı erkeklerde de idrar torbasının içine doğru büyüme gerçekleşir. Bu tip büyümelerde, ultrason görüntülerinde prostat hafif büyümüş olarak görünürken hastada ciddi şikayetler oluşabilir. Prostatın dışarıya doğru genişlediği durumlarda ise prostat çok büyük olmasına rağmen hastada aynı oranda şikayet oluşmaz” dedi.

 

“YAŞAMIN SONUNA KADAR SÜRER”

 

Nimetigil, “Benign Prostat Büyümesinin (BPH) sebepleri günümüzde halen tam olarak bilinmemekte, erkeklik hormonu (testosteron) ve östrojenin bu büyüme üzerine ciddi bir rolü bulunduğu düşünülmektedir. Prostat bezi, erkeklerde 30’lu yaşlarda büyümeye başlar ve yaşamın sonuna kadar sürer. 50 yaşın üzerindeki erkeklerin yarısında prostat büyümesi görülürken, 60 yaş sonrası bu oran yüzde 65’e çıkmaktadır. 80’li yaşlarla birlikte de büyüme oranı yüzde 90’ı geçmektedir. Bu hastaların önemli bir bölümü ilaç tedavisi ya da ameliyat ile takip edilmektedir” ifadelerini kullandı. 

 

BELİRTİLERİ

 

Nimetigil, prostat büyümesinin belirtilerini ise şu şekilde sıraladı: “İdrar akım şiddetinin azalması, idrarı başlatmakta güçlük yaşanması, idrar yaparken kesinti olması, idrarı tam boşaltamama hissi, sık sık idrara çıkma hissi, ani sıkışma atakları, idrar kaçırma, idrarda çatallanma ve gece idrara çıkma”

 

PROSTAT BÜYÜMESİ TEDAVİLERİ NELERDİR?

 

Nimetigil, “Benign Prostat Büyümesinin (BPH) tedavisinde temel belirleyici etkenler hastanın yakınmalarının derecesi ve prostat büyümesinden kaynaklanan fiziksel ve fonksiyonel sorunlardır. Hastaların bir kısmında ciddi bir yakınma belirtilmese de sık idrara çıkma, gecede 1'den fazla idrara kalkma, tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları, kanlı idrar yapma, mesanede taş gelişimi, böbrek yetmezliğinin bulunması gibi durumlar tedavi gerektirmektedir. Öte yandan prostat ameliyatı yöntemi belirlemede hastanın yaşı, kullandığı ilaçlar, ek hastalıkları ve prostat büyüklüğü dikkate alınır. Prostat tedavisinin 3 yöntemi vardır; Düzenli takip ve hayat değişiklikleri ile gözlem, Cerrahi tedavi yöntemleri; Bipolar TUR-prostatektomi (Kapalı), Holmium Lazer ile yapılan prostat ameliyatı (HoLEP) (Kapalı), Açık Cerrahi Prostotektomi (Açık)” ifadelerini kullandı.

 

NASIL ÖNLENİR?

 

Kırmızı et, yağ, karbonhidrat, kümes hayvanları ile beslenmenin prostat büyümesi riskini artırdığını kaydeden Op. Dr. Hasan Nimetigil, “Sebzeler, çoklu doymamış yağ asitleri, linoleik asit, D vitamini ve düzenli egzersiz BPH riskini azaltmaktadır. Prostat kanseri, erkek üreme sisteminin bir parçası olan prostat bezi hücrelerinin anormal ve kontrolsüz şekilde çoğalması neticesinde ortaya çıkan kötü huylu tümöral oluşumlar olarak tanımlayabiliriz. Oluşum nedenleri tam olarak açıklanabilmiş değildir, fakat erkeklerde yaş ilerledikçe prostat kanseri gelişme olasılığı arttığı bilinmektedir. Genellikle 65 yaşın üzerindeki erkeklerde saptanmakla birlikte, 50 yaştan itibaren riskin arttığı söylenebilir. Dolayısıyla 50 yaşından itibaren yıllık PSA kontrolü önerilir. Eğer kişinin yakın erkek akrabalarında (baba, erkek kardeş, amca, dayı vs) prostat kanseri mevcutsa, o kişide prostat kanseri görülme oranı normalden daha yüksektir. Bu hastalarda da 40 yaşından itibaren yıllık PSA kontrolü önerilir” dedi.

 

BİRÇOK BELİRTİ İLE KENDİNİ GÖSTEREBİLİYOR

 

Prostat kanseri belirtilerinin genellikle hastalığın ilerleyen aşamalarında görülmeye başladığıını ve birçok belirti ile kendisini gösterebildiğini kaydeden Nimetigil, “Hastalık, sinsi bir şekilde ilerlediği için asemptomatik (belirti vermediği) kişilerde erken evrede tanınması ancak düzenli tarama ile mümkündür. Prostat bezinin mesanenin hemen altında yerleşmesi sebebiyle en sık olarak ortaya çıkan belirtiler idrar yapımı ile ilgili ait problemlerdir. Tümör nedeniyle prostatta meydana gelen büyüme sonrasında prostat bezi, mesane ve idrar yollarına baskı yaparak sık idrara çıkma, kesikli ve yavaş akımlı işeme ve idrar yaparken kan gelmesi gibi belirtiler ortaya çıkabilir” dedi.

 

ERKEKLERDE EN SIK GÖRÜLEN KANSER TÜRÜ

 

“Prostat kanseri, erkeklerde en sık görülen kanser türüdür” diyen Nimetigil, “Kansere bağlı ölümlerde ise ikinci sırada yer alır. Sağlıklı bir erkeğin hayat boyu prostat kanserine yakalanma riski yaklaşık olarak yüzde 17’dir. Yani her 6 erkekten biri prostat kanserine yakalanmaktadır” ifadelerini kullandı.

 

Haber / Bedirhan MACİT