Öztrak Maliye Bakanı'na cevap verdi

CHP Genel Başkanı ve Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'ın açıklamalarına cevap verdi. Öztrak, CHP'nin ekonomik vaat

SİYASET 21.04.2015 16:33:00 0
Öztrak Maliye Bakanı

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, CHP'nin seçim bildirgesinde emekliler, yoksullar, çiftçiler için açıkladığı seçim vaatlerinin 150 milyar lira kaynak gerektirdiğini açıkladılar. Bu vaatlerin gerçekçi olmadığını iddia edildi. İddialara CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak’dan yanıt gecikmedi. Öztrak, “Bunların hepsi gerçekçi. İlk 100 günde yapılacak sözlerimiz için, emekliye iki maaş ikramiye, çiftçiye 1.5 liradan mazot ve aile sigortası, gereken kaynak 57 milyar 236 milyon. İhtişamlı sarayı, örtülü ödenekleri, taşıt saltanatını, kamunun bina kiralamalarına son verirseniz, kaynak zaten ortaya çıkıyor” dedi.

YANLIŞ HESAP YAPMIŞLAR

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Tekirdağ Milletvekili Öztrak, CHP’nin seçim sözlerinin kaynağı var, yok tartışmalarına Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in, 2011 yılında Kanal İstanbul projesinin maliyeti sorulduğunda yaptığı açıklamayla yanıt verdi: “Şimşek, kendisine Kanal İstanbul’un maliyetini soranlara kaynak Türkiye, kaynak bizim insanımız, yanıtını vermişti. Hükümetin 12 yıllık Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da israfı halledemedik onu halletseydik vergi almaya bile gerek kalmazdı, dedi. Şimdi çıkmışlar maliyet bizim projelerimizin maliyetine ilişkin hiç de doğru olmayan hesap yapmışlar. 150 milyar lira, diyorlar.  Oysa bizim projelerimiz, kısa, orta ve uzun vadeli projeler.”

57 MİLYAR 236 MİLYON LİRA

Faik Öztrak, “Bizim kısa vadeli olan yani iktidarımızın ilk 100 gününde yapacağımız vaatlerimizin toplam maliyeti, vergi etkisini de düşersek, 57 milyar 236 milyon lira. Bunun içinde emekliye iki ikramiye, asgari ücretten verginin kaldırılması, çiftçiye mazotun 1.5 liradan verilmesi ve aile sigortası var” dedi. Öztrak, asgari ücretin 1500 liraya çıkarılmasının devlete bir maliyeti olmayacağını çünkü devlette asgari ücretle çalışan kimsenin bulunmadığını söyledi. 

800 BİN TAŞERON İŞÇİ KADROYA ALINIRSA 30 MİLYAR MI GEREKİR?

Maliye Bakanı’nın, kamuda çalışan 800 bin taşeron işçisinin kadroya alınmasına ilişkin maliyeti 30 milyar olarak açıkladığını belirten Öztrak, “Bu da yanlış bir hesap. Çünkü şuanda taşeronda çalışan işçilere devlet para vermiyor mu? Onlar asgari ücretten çalışıyorlar. Hatta biz bunları kadroya aldığımız zaman ilk yıl, taşerona verdiğimiz kardan da devlet tasarruf edecek. Dolayısıyla bunun maliyeti de yok” diye konuştu. 

İLK 100 GÜNDE YAPACAKLARIMIZLA, EKONOMİ BÜYÜYECEK

Faik Öztrak, bildirgedeki diğer vaatlerin zamana yayıldığını belirterek, “Biz hepsini ilk 100 günde, 1 yılda mı yapacağız? Hayır. Tüm vaatleri tutup, muhasebe mantığıyla alt alta toplamak son derece yanlış. İlk 100 günde yapacaklarımızı açıkladık. Bunun ekonomide büyüme etkisi olacak. Buradan gelecek vergileri koymadık. İktidara gelmemizle ekonomide güven, dolayısıyla bu güvenle de büyüme artacak. Bugün özel sektör yatırımı 2011 yılı seviyesinin altında. Her yıl Türkiye’ye 40 milyar dolar yabancı sermaye gelmesi gerekirken, bu rakam 6-6.5 milyar dolarlara düştü. Türkiye’nin yapacağı en önemli yapısal reform AKP iktidarından kurtulmaktır. Herkesin yerli yerine oturmasını sağlamaktır. Cumhurbaşkanı cumhurbaşkanlığına; başbakan başbakanlık makamına çekilmelidir” dedi. 

57 MİLYAR KAYNAĞI NEREDEN BULACAKSINIZ

Hemen gelir gelmez 57 milyar 236 milyon liralık kaynağı nereden bulacaksınız sorusuna ise Öztrak şu yanıtı verdi: 

“Hızla bütçeye baktım. Cumhurbaşkanlığı ile örtülü ödenek arasında bir hortum oluşturuldu. Cumhurbaşkanı örtülü ödeneği, hangi gizli istihbarat hizmetleri için kullanacak? Kendi kişisel harcamaları, kaçak sarayı ayakta tutabilmek için kullanacak. Örtülü ödenek geçen yıl ilk 3 ayda 258 milyon iken; şimdi 501 milyon TL’ye çıkmış. Neredeyse iki kat artmış. AKP döneminde örtülü ödenekten 8 milyardan fazla harcama yapılmış. Kaynak nerede işte burada. 

2006-2014 döneminde kamunun kiralık hizmet binalarına ödediği kira 75 milyondan 340 milyona çıkmış.

Taşıt saltanatı 2006’dan 2014’te yüzde 792 artmış; 104.5 milyondan, 932 milyon liraya çıkmış. 

Bütçede müşavir firma ve kişilere yapılan ödemeler; 772.5 milyondan 10 milyar TL’ye çıkmış. 

Bunların yanına tahsil edilemeyen vergileri, cezaları koyun. Hepsine birden baktığınızda bütün bunları bugünkü bütçeden çıkarmak mümkün.” 

 EMEKLİMİZ, AVRUPALI EMEKLİNİN ÇOK GERİSİNDE

Öztrak, CHP’nin yapacağını vaad ettiği 57 milyar liralık harcamanın milli gelir içindeki payının yüzde 2.9’a çıkacağını belirterek, “Eğer Maliye Bakanı bütçede bu kadar bile oynatamazsın diyorsa bu nasıl sağlıklı bir bütçe? Bu bütçe bitmiş, demektir. 

Emeklilerin milli gelirden aldığı pay, bizim vereceklerimizle, yüzde 7.5’ten yüzde 8.8’e çıkacak. Bu oran nüfus yapısı bize benzeyen İspanya’da yüzde 10.5; İtalya’da yüzde 15.8; Macaristan’da yüzde 10. Yani emeklilerimiz Avrupa’daki birçok ülkenin refahını da yakalayamıyor. 

Emekli maaşları dahil OECD’nin sosyal destek harcamalarının ( emekli maaşları dahil) milli gelirdeki payı ortalama yüzde 21.4. Türkiye’de ise yüzde 12.2. Bizim aile sigortası ve emekli maaşlarına yapılacak artışımızla bu oran yüzde 14.6’ya çıkıyor. Bununla bile uluslararası normların hala çok altında kalıyoruz.”

 TÜRKİYE YENİDEN IMF’YE MUHTAÇ MI OLACAK?

Öztrak, iktidar partisinin CHP’nin bu bildirgesiyle Türkiye’yi yeniden IMF kapısına götüreceği iddialarına ise şöyle yanıt verdi: 

“Türkiye’de en son IMF kapısına giden hükümet AKP hükümetidir. Eğer milli gelirin yüzde 3’ü kadar bir harcamayla IMF kapısına gidecek durumdaysa ekonomi, bu çaresizliğin ifadesidir. Hiç merak etmesinler biz ne yaptığımızı biliyoruz. Biz vakti zamanında bu ülkeyi IMF kapısından alan programı yapan ekibin içindeki insanlarız. Her şeyin başı güvendir. Bu sistem bu iktidar, bu cumhurbaşkanı, başbakan birbirleriyle kavga ederek, mülkiyet haklarını hiçe sayarak, demokrasinin kalitesini bozarak, hukuku ayaklar altına alarak devam edecekse; Türkiye’nin düşeceği yer IMF kapısıdır. Bu ülkenin IMF kapısına düşmemesi için yapılacak en büyük reform, 7 Haziran’da hukuk tanımayan AKP iktidarından kurtulmaktır.”