"Adalet Sarayı tiyatro salonuna döndü"

Büyük Birlik Partisi Bayramlaşma merasimine BBP Tekirdağ İl Başkanı Turan Demircan, BBP Çerkezköy İlçe Başkanı Yılmaz Bulut ve çok sayıda partili katıldı.

SİYASET 30.07.2014 18:48:00 0

HER YER FİLİSTİN’E DÖNDÜ

Bayramlaşma sonrası yaptuğı konuşmada son günlerde ülkenin güneyinde endişe verici olayların yaşandığına dikkat çeken BBP Genel Başkan Yardımcısı Bayram Karacan, “Bu havalar oksijeni bol havalar. Oksijen, olması gerekenden fazla olursa en ufak bir kıvılcımda yangın çıkar” dedi. Karacan, “Her yer Filistin’e döndü. Kötü bir duruma düştük. Bunun en önemli sorumlularından biri Türk hükümetidir. Suriyeli mülteciler artık ülkenin hemen her yerinde var. Büyük bir perişanlık içindeler. Bunlar, hükümetin politikaları ile oldu. Güneydoğu’da fiili bir özerklik uygulanıyor. Orada devletin kontrolü yok. Asayişi artık onlar sağlıyor. Bizim savcılarımız, emniyet görevlilerimiz buna arkasını dönüyor. Bu, Türkiye’nin orada egemenliğinin sona erdiğinin göstergesidir” ifadelerini kullandı.

HUKUKSUZ SÜREÇ DEVAM EDİYOR

Konuşmasına son günlerde çok sayıda polisin gözaltına alındığı operasyonlara değinerek devam eden Karacan, “Bu durum adeta hukuk katliamına dönüştü. Devlet suç şüphesi gördüğü herkesi gözaltına alabilir. Ama bunu yaparken hukuk içinde kalmak zorundadır. Adaleti ihmal etmemesi gerekir. 4 günlük gözaltı süreleri sona erdi. Çağlayan Adliyesi’nin 7 kat altında havalandırmadan uzak şartlarda hukuksuz olarak tutuluyorlar. Hukuksuz süreç devam ediyor. Polisler, casuslukla suçlanıyor. Casusluk 2 şekilde olur. Birincisi kişinin sütünde bozukluk vardır, bundan dolayı casusluk yapar. İkincisi de maddi menfaat için yapar. Bu arkadaşlar satın alınmış olsalardı daha lüks şartlarda yaşarlardı. O ailelerin evlatlarının kanının bozuk olma imkanı da yok. Gözaltına alınan polisler casusluk faaliyetlerini önlemeye yönelik çalışmalarının olduğunu belirterek bunu Selam Tevhid operasyonuna karşı bir operasyon olarak nitelendiriyorlar. Polisler 17 ve 25 Aralık operasyonlarında görev alan polisler değil. Bunlar terörle mücadelede görev alan arkadaşlar. Gözaltına alınan polislere, terör örgütünden tutuklananlara bile yapılamayan muamele yapılıyor. Bunu kabullenmek mümkün değil” dedi.

ÇOĞUNLUK İHSANOĞLU DEDİ

Konuşmasında 10 Ağustos’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerine de değinen Karacan, “Ekmeleddin İhsanoğlu, bu seçim sürecinin adaletsiz olduğunu, başbakanın devletin imkanları ile süreci yürüttüğünü söylüyor. Biz yıllardır seçim çalışmalarının adaletsiz olduğunu, paraları 3 partinin paylaştığını söylüyoruz. Ekmeleddin İhsanoğlu’nun söyledikleri umarım muhalefet tarafından iyi anlaşılır. Cumhurbaşkanlığı adaylığı için 20 milletvekili imzası şartı konuldu. Bu da milletin önünü kesmektedir. Biz parti olarak kendi adayımızı göstermek istedik. Fakat 20 milletvekilinin imzası şartını yerine getiremedik. Cumhurbaşkanlığı için 3 aday başvuru yaptı. Biri kesinlikle oy veremeyeceğimiz bir kişidir. Diğer 2 adayla ilgili olarak çeşitli istişarelerde bulunduk ve çoğunluk Ekmeleddin İhsanoğlu’nu destekleme kararı aldı” dedi.

ADETA KURBAĞA HAŞLAMASI

Türkiye’de hassasiyetlerin ters düz edildiğini söyleyen Bayram Karacan, “Bir İçişleri Bakanı çıkıyor, insanların en şereflisi olan Hz. Peygambere dil uzatıyor. Muhafazakar olduğunu söyleyenler sessiz kalıyor. Recep Tayyip Erdoğan’a peygamberimizin vasıfları yakıştırılıyor, yine kimseden tepki yok. Yönetim İslam’ın bekçisiymiş gibi bir algı yönetimi var. Başbakan bu işlerin bekçisiymiş gibi toplumda yer alabiliyor. Kendilerine devlet imkanları ile dev bütçeler aktarmışlar. 12-13 televizyonu, 7-8 gazeteyi kontrol ediyorlar. Bu durum kurbağa haşlamasına benziyor. Kurbağalar refleksleri en güçlü hayvanlardır. Kurbağaları sıcak suya atarsanız bir anda zıplayarak dışarı çıkabilirler. Ama normal bir suya atıp suyu yavaş yavaş ısıtırsanız bir süre sonra tepki veremezler. Toplum kurbağa haşlaması oldu. Suçluya kimse dokunamıyor, onları takip eden memurlar soruşturuluyor” dedi.

BU MİLLET BUNUN BEDELİNİ ÖDEYECEK

Bayram Karacan konuşmasını şu sözlerle noktaladı: “Mahkeme salonlarındaki ‘adalet mülkün temelidir’ yazısını herkes görmüştür. Adaleti ortadan kaldırırsanız, bir paçavra haline dönüştürürseniz o devletin yaşaması zordur. Ülkenin, hukukun normalleşmesi gerekiyor. Ekonomi dengesini kaybetti. Bu millet bunun bedelini ödeyecek. İnşallah ağır bir fatura ile karşı karşıya kalmayız” dedi. Çağlayan Adliyesi’nin Avrupa’nın en büyük adalet sarayı olduğunu söyleyen Karacan “Avrupa’nın en büyük adalet sarayı Avrupa’nın en büyük tiyatro salonuna döndü. Orada bir tiyatro oynanıyor” diye konuştu.

Haber / Ahmet KILAVUZ