Aras-Ca Bakış


MANİPÜLASYONA MARUZ KALAN ZİHİNLERE FORMAT GEREK

Çağımızın iyi gelişmiş insanları istedikleri insanın zihnine girip zihin kontrolünü yapabiliyorken, bizler gibi az gelişmiş insanlar henüz daha kendi zihnimizin kontrolünü bile yapamıyoruz.


Ama..

 

Buna rağmen her durum, ortam ve pozisyonda ülkeyi kurtarmaktan tutun da problemin kökenini tanımadan her probleme çözüm önerir, bilmediğimiz konularda fikir üretir, okumadan yazar-çizer, her konuda ahkâm keser, her şeye maydanoz olur ve herkese akıl veririz.

 

En kötüsü de geleceğe ve olacağa yönelik tahminlerimiz de %100 yanılsak bile %1 mahcubiyet duymayız.

 

Ben yanıldım, ben bilemedim demeyiz.

 

Ben bu işi bilmiyorum bari artık susayım, konuşmayayım demeyi düşünemeyiz.

 

Üstüne üstlük aynı yanlışa aynı metotlarla sürekli meylederiz.

 

Meyletmekle kalmaz; onca başarısızlıklara, onca yanılgılara, onca hatalı yönelmelere rağmen tutumumuzda ısrar eder, yeni gelişmelerde yeniden çevremizi kendi yanlışımıza meylettirmeye, onları yönlendirmeye ve yönetmeye, bunun için çabalayıp durmaya bayılırız.

 

Oysa bu durumdaki insanların yapmaları gereken; önce usulca bir kenara çekilmek, acemi ve agresif bir oyuncu olmak yerine sessiz ve sakin bir izleyici olmak, sonra belirli zaman aralıklarıyla meditasyonla beraber zihin temizliğini, akabinde de inanç yenilemesi ve bilgi yüklemesi gerekir. 

 

Zira insanın düşünce yapısını oluşturan inançlarıdır. 

 

(Zaman-zaman yenilenmeli dediğim inanıştan kastım dini inanışlar değildir!) 

 

(Elbette ki sosyal, toplumsal ve özellikle de siyasal konularda ki inanışlardır) 

 

Çünkü zaman bir saniye bile durmuyor ve sürekli ileriye doğru akıyor. 

 

Buna göre de zaman içinde var olan her şey zamanla beraber akıyor, değişiyor, dönüşüyor. 

 

Bilim bile zamanla beraber kendini yeniliyorsa, inanmaya dayalı fikirde ve düşüncede saplantılı kalmak doğru değildir. 

 

[Buna basit bir örnek vermek gerekirse, mesela; bir adamın dürüstlüğüne çok inanıyor ona göre de onun üzerinde bir fikir üretiyoruz ama zaman içinde adamın hiçte dürüst olmayan davranışlarına şahit oluyor, gözlemliyor, öğreniyoruz. 

 

O halde bu inanışta ısrar etmek o adam hakkında bizi hep yanlışa sürükleyecektir. 

 

Yapmamız gereken şey ise derhal bilinçaltımıza yerleştirdiğimiz o adamla alakalı yanlış algıyı zihnimizden temizlemek. 

 

Bunu genelde beynimiz saplantılı olmayan insanlarda otomatikman yapar]

 

Zihin temizliğinden kastım da şu ki; inansak da inanmasak da bilsek de bilmesek de kabul etsek de etmesek de şu bir gerçektir ki, toplumumuzun büyük çoğunluğu, çoğunu kimin ürettiği belli olmayan komplo teorilerinin, taraflı ve zehirli kalemlerin algı operasyonlarının, dâhili ya da harici kaotik amaçlı sosyal medyalara servis edilen esrarengiz haberlerin ve aslı astarı olmayan dedikodu içerikli makalelerin etkisi altındadır.! 

 

İşte bu sebeplerden ötürü birçoğumuzun zihinleri ‘söz yerine uygunsa’ tam da eski halkalı çöplüğü durumundadır. 

 

Nasıl ki; zaman-zaman bilgisayarımızı atık ve artık bilgilerden, zararlı içeriklerden temizleme ihtiyacı, format atma ve yenileme gereği duyuyorsak. 

 

Zihnimizi de arada bir temizlemeli ve yenilemeliyiz.

 

__Aras_Ca