"Zamanın Hüseyin'lerini tanımak için Kerbela'daki Hüseyin'i tanımak zorundayız"

1380 yıl evvel Kerbela'dan Hz. Hüseyin ve onunla birlikte şehit edilen 72 yareni Çerkezköy Ehl-i Beyt Derneği tarafından düzenlenen Aşura Matem Günü etkinliğinde anıldı. Programda konuşan ÇerkezkÃ?

GÜNDEM 15.09.2019 17:59:00 0

 

 

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in torunu, Hz Ali’nin oğlu Hz. Hüseyin ve 72 arkadaşının Kerbela'da şehit edilişinin 11380’inci yıl dönümü dolayısıyla Çerkezköy Ehl-i Beyt Dergahı’nda Aşura Matem Günü etkinliği düzenlendi. Pazar günü saat 14:00’da düzenlenen program sinevizyon gösterisinin ardından Çorlu İmam Hüseyin Camii Hocası Hüseyin Ademi tarafından Kur’an-ı Kerim tilaveti devam etti. 

 

 

 

 

YEZİD’E LANET MÜSLÜMAN İÇİN BİR ŞİYARDIR

 

Programda konuşan Çerkezköy Ehl-i Beyt Derneği Başkanı Alevi Dedesi Seyyid Sinan Boztepe “Cenabı Allah mahşer yerinde de ehl-i beyt'in etrafında böyle kenetlenmeyi nasip eylesin inşallah. Allah Resulü bir hadisinde buyurdu, ehl-i sünnet kaynaklarında da mevcuttur bizim ehl-i beyt kaynaklarında da mevcut, ‘Ehl-i beytimi inciten beni incitmiştir, beni inciten Allah’ı incitmiştir. Çok güzel bir hadistir. O yüzden Yezid’e lanet Müslüman için bir şiyardır. Birbirimize değil. Biz desek ki ‘bütün sünnilerin gözü kör olsun’, Allah benim gözümü kör eder. Sünniler deseler ‘alevilerin gözü kör olsun’ Allah sünninin gözünü kör eder. Birbirimize sevgi sunmak mecburiyetindeyiz. Yıllar evvel bir video konuşması aklıma geldi hani vurun abalıya olsun diye değil Fethullah Gülen'in bir videosu var, diyor 'Muharrem ayı geldiğinde bu meseleyi kaşımayın'. Yezidi konuşmayacağız da neyi konuşacağız” dedi. 

 

 

KERBELA'DAKİ HÜSEYİN'İ TANIMAK ZORUNDAYIZ

 

Boztepe “Zamanın Yezid’lerini anlayabilmek için Kerbela’daki Yezid’i anlamak mecburiyetindeyiz. Zamanın Hüseyin'lerini tanımak için Kerbela'daki Hüseyin'i tanımak zorundayız. Evet onun dediği kendine göre doğruydu. ‘Tanıtmayın Yezid’i tanıtmayın Hüseyin’leri’ dediler işi ters çevirdiler çünkü. Kendisi gibi bir Yezid’in piyasaya Hüseyin gibi sunmuştu. Ama elhamdülillah bu millet en azından uyanıp bir araya gelebiliyoruz. Bundan çok mutluyum. Bugün bu salonda Alevisi de var, Sünnisi de var. Bunu tüm samimiyetimle söylüyorum. Ben bundan mutluyum bunun aslında neticesidir bu, Kerbela'da Hüseyin'i tanımaktır, Kerbela'da Yezid'i tanımaktır bizi bir araya getiren” dedi. 

 

‘HÜSEYİN'DEN TARAF OLUN’

 

Boztepe konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ve Allah resulü yine bir hadisinde buyurmuştu, torunu dünyaya geldi getirip kucağına verdiler. Düşünün bir bebeği torununu doğum yaptıran ebe getirip kucağına verdi. Biz olsak ne deriz ‘Allah hayırlı eylesin mübarek eylesin, ömrü uzun olsun’ deriz. Peygamber hiçbir şey demedi, ağladı. Getiren hanım dedi ya nebi Allah biz ağlayasın diye getirmedik bu kundağı sana sevinesin diye getirdik. Dedi Zehra'ya söylemeyin Cebrail bunun şahadetinin haberini doğmadan önce bana söyledi. Allah resulü bu hadisi Mescid-Nebevi’de Müslümanlara da söyledi, yani sahabelere. Peygamber niye söylüyor ‘benim torunumu şehit edecekler’  diye. Ehl-i sünnet kaynaklarında var, hatta peygamber buyurdu ki ‘adı Yezid olan biri tarafından katledilecek’. Bunda aslında bir uyarı var peygamberden. Benden sonra yine Hüseyin’le bir azgın grup karşı karşıya geldiğinde siz ne yanda olun, bunun işaretini veriyor, ‘Hüseyin'den taraf olun’. Peygamberin istediği buydu. Bugün bizim yaptığımız da bu. Biz şua an safımızı belli ediyoruz. Yoksa bugün buraya ne iş olsun diye toplandık ne ikram vereceğiz diye toplandık. Bugün tek bir toplanma sebebimiz var, ahirette peygambere karşı yüzümüz olsun diye, ‘Ya nebi Allah biz 1380 sene sonra dahi senin ehlibeytinin yanındayız’ demek için toplandık” dedi. 

 

 

“HALKIN CEHALETİ ULEMANIN YÜZÜNDENDİR”

 

Bu meselenin tarih içinde bira sulandırıldığını kaydeden Boztepe “Emevi iktidarları tarafından İmam’ın şehit edildiği aşura günü eğlenceler tertip edildi, tatlı yiyecekler dağıtıldı. Bununla ilgili yalan hurafeler uyduruldu. Hadismiş gibi yutturuldu.  Sene üst üste diyanete teşekkür ettim, bu 3’üncü sene. İslam Ansiklopedisi diye bir seri yayınladı Diyanet İşleri Vakfı, onun 4’üncü cildinin 26’ncı sayfasında alenen bu mesele yazıyor. Diyor ‘Evet aşura gününü Emeviler sabote etti, o güne bidatler uyduruldu’. Yunus’un balığın karnından çıkması bilerek aşura günü denildi. Eyüp’ün derdine devam bulması bilerek aşura günü denildi. Musa’nın Kızıl Denizi yarıp kurtulması bilerek aşura günü denildi. Bu meseleler bilerek aşuraya getirildi. Aklıselim de hiç sormuyor madem bu gün bu kadar mübarek, niye Kur’an’daki peygamber kıssalarında bugünle ilgili tek bir ayet yok. Eğer Gayrimüslimlerin söylediği beni alakadar ediyorsa, onlar İsa aleyhisselamın öldürüldüğüne inanıyorlar, biz inanıyoruz ki göğe yükseldi. İmam Ali yalan söyler mi? Hadis var, Allah resulü buyurdu ‘Ben ilmin şehriyim, Ali o şehrin kapısıdır’. O ilmin şehrinin sahibi diyor ki Adem’in tövbesi Zilhicce ayında kabul olmuştur. Hz. Davut’un tövbesi yine Zilhicce ayında kabul olmuştur. Yunus Zilkade ayında balığın karnından kurtuldu. Biz ilmin şehrinin kapısının riyavet ettiği hadisi bir tarafa indireceğiz, Emevilerin uydurduğu ne kadar hadis rivayet varsa onları elimize alacağız, peygamber evladının katledildiği  gün gusül  abdesti alacağız, beyaz temiz elbise giyeceğiz, güzel kokular süreceğiz. Birbirimize de diyeceğiz ki ‘Muharrem ayınız mübarek olsun’. Ondan sonra her namazda secdede Salli Barik okuyacağız. Peygamber ve ehlibeytine dua edeceğiz. Burada bir akıl tutulması var. Bu oyunu çözecek olan ulema. Suudi Arabistan ulemasından biz bunu isteyemeyiz. Ama Diyanetten biz bunu isteyebiliriz. Suudi Arabistan’da bugünkü rejim Kabe’nin kıyısında caddenin ismini Yezid Bin Muaviye Caddesi koydular. Utanç verici bir şey. Suud Müftüsü 2 sene önce açık açık fetva yayınladı. Dedi ki ‘Hüseyin haksızdır. Sebep, Yezid, raşit bir halifedir. Halifeye biat etseydi’ dedi. Şimdi biz isteyebilir miyiz ‘bu yalan işlerden vazgeçin, Müslümanlara Muharrem’i mübarekleştirmeyi bırakın. Peygamberi incitirsiniz’. Asma biz bunu burada isteyebiliriz. İnşallah İslam Ansiklopedisi’ne koyan Diyanet İşleri Başkanlığımız yarın da bunu minberlerde de anlatır. Halkın cehaleti ulemanın yüzündendir. Sıkıntı bu. Bir diğer mesele aşure çorbası meselesi. Diyanet İslam Ansiklopedisi’ne bunu da koydu. Diyor ki ‘Fatimi Devleti yıkıldıktan sonra Eyyübiler, Fatimilerin matem yapmış oldukları Muharrem’in aşura gününü eğlenceye dönüştürdüler, tatlı yiyecekler dağıttılar, Osmanlı halk geleneklerinde de saraylarda yapılmaya başlanmıştır aşura çorbası’. Emevilerin kültürü bizim kültürümüz değil. Emevilerin kültürünü Irak’ta görüyorsunuz, Suriye’de gördünüz, Bahreyn’de gördünüz, Mısır’da görünüz. Emevi kültürü budur. Emevi kültürü Amerika’nın parasıyla, İsrail’in silahıyla Müslüman’ın boğazını kesmektir. Bizim kültürümüzde ölenin arkasından helva yapmak vardır. Başkanımız bu sene bizim kesmiş olduğumuz kurbanımızın yanına helva da getirdi. Allah geçmişlerine rahmet eylesin” ifadelerini kullandı. 

 

 

“PEYGAMBER EVLADINI ANMAKLA KİMSE MEZHEBİNDEN ÇIKMAZ”

 

Peygamber evladını anmakla kimsenin mezhebinden çıkmayacağını söyleyen Boztepe “Peygamberin zaten mezhebi yoktu, zaten sıkıntı bu. Biz mezheplerle birbirimizi yiyiyoruz. Allah resulünün dini vardı, Allah resulüne indirilen kitap vardı. Dini bir yere koymuşuz, kitabı bir yana bırakmışız, senin mezhebin, benim mezhebim diye tartışıyoruz” dedi. “Allah bir daha ümmeti Muhammed’e Kerbala yaşatmasın’ temennisinde bulunan Boztepe “Allah’ın oku emrini yerine getirmek zorundayız. Dinimizi araştırmak zorundayız” dedi. 

 

TEŞEKKÜR ETTİ

 

Boztepe’nin, geçtiğimiz yıl Ömer Kılınç tarafından bağışlanan 2 klimanın yetersiz kaldığını söylemesi üzerine Çerkezköylü sanayicilerden Ömer Kılınç, derneğe 1 klima sözü daha verdi. Mescid kısmına halı ihtiyacının olduğunu söyleyen Boztepe, “Bir elektrikli ısıtıcı ve üstüne yeni bir halı serdirmemiz lazım. Bu konuda bilgi verelim dedik. Büyükşehir Belediye Başkanımız dergahın vantilatör ihtiyacını karşılaşmıştı. Kendisine de teşekkür ediyorum” dedi. Sinan Boztepe’nin konuşmasının ardından program Karaağaç İmam Ali Cami Hocası Hüseyin Çubuk, Türkiye Ehlibeyt Alimleri Birliği temsilcisi Cafer Bendiderya ve Türkiye Alevi Dedeleri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Seyyid Deniz Düzgün Doğan’ın konuşmaları ile devam etti. 

 

“İNŞALLAH BU ACI TARİHTEN HEPİMİZ GEREKEN SONUÇLARI ÇIKARIRIZ”

 

Programda konuşan Çerkezköy Belediye Başkanı Vahap Akay'da “Zulme karşın direnişin, zalime karşı haklının ve mazlumun yanında olma zamanı olan Muharrem ayında tutulan matem oruçlarının, yapılan ibadetlerin kabul olması dileğiyle Muharrem ayı matemimiz kabul olsun. Kerbela'da yıllar önce yaşanmış acılardan düşmanlık ve husumet çıkarmak yerine ayırmadan, dışlamadan, herkesi ehl-i beyt sevgisinde buluşturanlara selam olsun. İnşallah bu acı tarihten hepimiz gereken sonuçları çıkarır birbirimizin değerini iyi anlarız. Hiç kimseyi inancından, dininden, etnik kimliğinden, cinsiyetinden dolayı ayırmadan, bölmeden birlik ve beraberlik içerisinde sevgi ve saygı ile bir arada olabilmenin önemini unutmadan kardeşçe yaşamaya inşallah devam ederiz. Ben bizleri bu önemli günde her yıl bir araya getiren sevgili Sinan dedeye bir kez daha sevgi ve şükranlarımı sunuyorum. Bir kere daha Muharrem ayı matemimizin kabul olmasını Cenabı Allah’tan diliyorum” dedi.

 

 

TİYATRO GÖSTERİSİ GÖZYAŞLARINA BOĞDU

 

Konuşmaların ardından Hüseyin Ablay tarafından hazırlanan ve Hz. Hüseyin’in şehadetinin 1 gece öncesini anlatan tiyatro gösterisi salondakileri gözyaşlarına boğdu. Tiyatro gösterisinin ardından lokma duası edilerek ikramda bulunuldu. Programa CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, Çerkezköy Kaymakamı Atilla Selami Abban, Çerkezköy Belediye Başkanı Vahap Akay, siyasi partilerin temsilciler, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile Alevi-Sünni yüzlerce vatandaş katıldı. 
 

 

Haber / Gülveren ALTUNOĞLU