Allah'ın can verdiği bir şeyin canını yakmayın

Kapaklı Belediyesi tarafından Ramazan dolayısıyla düzenlenen programa katılan İlahiyatçı Yazar Ömer Döngeloğlu, Ramazan'ın insanları Allah'a yaklaştıran, kulluklarını zirveye çıkar

GÜNDEM 12.05.2019 12:32:00 0
Allah

Kapaklı Belediyesi tarafından cumartesi akşamı 5 bin kişilik iftar yemeği düzenlendi. Eski belediye meydanındaki iftar programı öncesi düzenlenen Ramazan programına konuşmacı olarak İlahiyatçı Yazar Ömer Döngeloğlu katıldı.

 

 

RAMAZAN KARDEŞLİKTİR

 

Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından konuşan Kapaklı Belediye Başkanı Mustafa Çetin, “Mübarek Ramazan ayının tüm İslam dünyasına, Kapaklımıza hayırlar getirmesini Rabbimden niyaz ediyorum. Ramazanın rahmeti, bereketi, güzelliği bambaşka. Bunu Kapaklımızda dolu dolu yaşıyoruz. İnşallah bundan sonra da daha güzel yaşayacağız” dedi. Ramazanın kardeşlik olduğunu belirten Çetin “Oruç sabırdır, oruç kazanılanı paylaşmaktır. Oruç iftardır, sahurdur, teravihtir. Oruç, sevabını Allah’tan umarak tutulduğunda bütün günahların affıdır. Bu duygularla bütün Kapaklı halkının Ramazanı şerifini kutluyorum” dedi.

 

“KAPAKLI’DA HER ŞEY DAHA GÜZEL OLACAK”

 

Belediyenin Ramazan ayı programları ile ilgili de konuşan Çetin “İlk icraatımız Ramazan’a girerken camilerimizin temizliği ile başladık. Tüm camilerimizin halılarını yıkadık, temizledik. Hem belediyemizle hem de teşkilatımızla beraber daha önceden tespit edilmiş olan ihtiyaç sahibi ailelere şuanda hem belediye personelimiz hem meclis üyelerimiz çat kapı evlerine iftar yemeği götürüyorlar. Kimseyi incitmeden, sağ elin verdiğini sol el görmeden iftar yemeği götürülüp teslim ediliyor. Ramazan öncesinde ciddi bir sayıda erzak yardımında bulunduk. Bunu da kimseyi rencide etmeden, ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızı tespit ederek yaptık. Her akşam bir aileye çat kapı iftara gidiyorum. Çok da güzel duygular yaşıyorum. Vatandaşlarla hemhal oluyoruz, onların sofralarına bağdaş kurup oturup yemeklerini yiyoruz. Duygu yüklü anlarımız oluyor. Her akşam teravihte vatandaşlarımızla beraber namazımızı eda ediyoruz. Akabinde de vatandaşlarımızla çay sohbetleri yapıyoruz. İnşallah bundan sonra Kapaklı’da her şey daha güzel olacak” dedi.

 

 

“KULLUĞUMUZU ZİRVEYE ÇIKARAN MUHTEŞEM BİR MEVSİM”

 

İlahiyatçı Yazar Ömer Döngeloğlu da “Ramazan ibadetleriyle, komşuluklarımızın, dostluklarımızın, arkadaşlıklarımızın tamir edildiği, kırgınlıklarımız varsa, yılgınlıklarımız varsa, incittiklerimiz varsa ‘özür dilerim, iftara bize buyursana’ diyerek, veya bir teravih namazında koluna girip ‘hakkını helal et kardeş mübarek aydayız’ diyerek insanın birbiriyle barıştığı, kardeşliğimizi zirveye çıkaran, kulluğumuzu zirveye çıkaran, bizi Allah’a yaklaştıran, hem maddi anlamda hem manevi anlamda insanımıza çok şey katan muhteşem bir mevsim” dedi.

 

HATALARIMIZI EN KOLAY TELAFİ EDECEĞİMİZİ MEVSİM

 

İnsanların hatalarının olabildiğini söyleyen Döngeloğlu “İnsanların hataları olmaz mı, tabi ki var. Yakın zamanda bir seçim geçirdik. Kırgınlıklarımız olmuştur, incittiklerimiz olmuştur. İnsanın bazen geriye dönüp baktığında ‘evet bu yanlıştı, keşke öyle demeseydim’ dediği olur. Bu Allah’a karşı da olur, kuluna karşı da olur, hayvanlara karşı bile olur. Hata ettiğimiz olur, biz insanız. İnsan kelimesi Arapça bir kelime. Nesiye kökünden geliyor. Unutkan varlık, unutan şey demektir. Allah bizi önce adem diye yarattı, adam olsun diye. Fakat Adem cennette Allah’ın yeme dediği meyveyi yiyince insan olduk. Biz önce ademdik, sonra insan olduk. Dolayısıyla unuttuğumuz, kırdığımız, yanlış yaptığımız şeyleri en kolay telafi edeceğimiz mevsim şu mübarek Ramazan mevsimidir” dedi. İnsanlar arasında itibarı, ismi, parası, değeri olmayan bazı insanların Allah katında çok değerli olabileceğini  kaydeden Döngeloğlu, insanın geçmişini, tarihini bilmesi gerektiğini de belirterek “Bu milletin doğusu neler çekmiş, batısı neler çekmiş, bu milletin güneyi neler çekmiş, kuzeyi nerelerde donmuş bilemezsek Sarıkamış bizim için haritada bir dağdır, bizim için Şumnu şurada uzakta bir yerdir. Biz Gazze deyince Filistin’in bir yeri zannederiz. Oysa 110 yıl önce Antep der gibi Gazze diyorduk, Kütahya der gibi Kudüs diyorduk, Şanlıurfa der gibi Şam diyorduk” dedi.

 

 

ALLAH’IN CAN VERDİĞİ ŞEYİN CANINI YAKMAYIN

 

Peygamber Efendimizin merhametini de anlatan Döngeloğlu “Peygamberimiz zamanında fakir bir kadın bir hayvanını kesince etini tuzlayıp kurutup asmış komşuya gitmiş. Saatler sonra gelmiş, evin kedisi etleri asılı olduğu yerden düşürüp yemiş. Bir de kokuya mahallenin kedileri gelmiş. Kadın gelmiş öfkeyle kediyi dolaba kilitlemiş. Unutmuş, 8-10 gün sonra bir açıyor ki kedi ölmüş. Pişman oluyor. Kocasını Peygamberimize gönderiyor. Kedinin öldüğünü duyunca Resulullah hüngür hüngür ağlıyor. Bir sokak kedisi için hıçkıra hıçkıra ağlayan bir peygamberin ümmetiyiz biz. Biz sadece Resulullah namaz kılıyor zannettik, sadece orucu öğretti bize zannettik. Merhameti bize Hazreti Peygamber öğretti.  Yanına gelen adama ‘Sen bana ne soruyorsun’ dedi. Adam ‘Hanım soruyor benim halim ne olacak’ dedi. Resulullah ona ‘Var git hanımına söyle, ben onu cehennemle müjdeliyorum’ dedi. Hazreti Muhammed’e ümmet olmak böyle bir şeydir. Sokak hayvanı deyip geçmeyin, ağaçtır çiçektir deyip geçmeyin. Allah’ın can verdiği bir şeyin canını yakmayın” dedi.

 

Haber / Gülveren ALTUNOĞLU