'Kadını 2. sınıf olarak gören ülkeler yok olmaya mahkumdur'

Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi, Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen “Ailede ve Okulda Kaliteli İletişim” konulu konferansa, Çerkezköy Belediye Başkanı Vahap Akay, Çerkezköy Belediye Başkan Yardımcısı Enver Bayram, Çerkezköy Meclis Üyeleri Uğur Erem ve Rağbet Erol, Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Hayat Boyu Öğrenme Şube Müdürü Hüseyin Yaşar, Çerkezköy Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Ümit Zengin ile çok sayıda vatandaş katıldı. Katılım yoğun olunca salon da yetersiz kaldı. Çok sayıda kişi konferansı ayakta takip ederken, bazı vatandaşlar da konferans boyunca sahnede oturdu.

ÇOCUK ÇOK ÖNEMLİ BİR KAVRAM

Konuşmasına 24 Kasım Öğretmen Günü'nü kutlayarak başlayan Prof. Dr. Üstün Dökmen, Dünya Çocuk Hakları Günü’nü  de kutladı. Toplum ve çevre baskısından bahsederek konuşmasına devam eden Dökmen, "Toplum baskısı ile her alanda karşılaşıyoruz. Örneğin, çocuk çok önemli bir kavramdır. Bir anne ve baba eğer ki çocuk sahibi olmaya hazırsa çocuk sahibi olmalıdır. Sırf kayınvalide, komşular istedi diye çocuk sahibi olunmamalı. Komşular ne der, etraf ne der psikolojisiyle hazır hissetmediğiniz bir şeyi yapmayın. Erkek ve kadına baskı her zaman var. 18-19 yaşına kadar çocuğunuzun yanında olabilirsiniz. Çocuk o yaştan sonra bizlere, anne ve babaya hesap vermek zorunda değildir. O yaştan sonra kendi aklı ve kendi vicdanı vardır. Şimdi diyorlar ki 'aman kızım bana laf getirme komşular ne der etraf ne der'. Böyle bir düşünce yok. Çocuğunuz ile ilgili etrafın söylediği şeye karşı çocuğunuzu savunmalısınız. 'Annem ne derdi, annem ne yapardı, komşular ne derdi' insanlarda bu çevre baskısı hep oluyor. Bu psikolojiye girmek doğru değil" dedi.

DİLİNİ VE TOPRAĞINI KAYBEDEN TOPLUMUN GELECEĞİ YOKTUR

Dilini ve toprağını kaybeden toplumların geleceğinin olmadığını dile getiren Üstün Dökmen, "Anasına saygısı olanın diline de saygısı olur. Önceden ‘önce bilim sonra dil’ geliyordu. Şimdi ise önce dil sonra bilim geliyor. Dilini kaybedersen yarına kalma şansın yoktur" dedi.

YILGINLIĞI DEĞİL YILMAZLIĞI TERCİH EDİN

Yılgın ve Yılmaz olarak iki insan olduğundan söz eden Dökmen, "Doktorun ölecek dediği bir hasta bu durumu kabullenir ve boyun eğerse bu yılgın insandır. Fakat hayatta yaşama sevinci olan insan, yaşamaya devam eder. Sinemaya gider, tiyatroya gider. Yılgınlık yerine yılmazlığı seçen iyileşir. Yılmaz olan insan bir şekilde kurtulur" dedi. Yılmazlık ve yılgınlık eğitimlerinin verildiğini belirten Dökmen, "Yaşam aralığında daima bir perde vardır. Yeter ki perdeyi tamamen kapatmayın. Işık gelir sizi bulur. Katılımcılarıma sorduğumda Türk kültüründe daima yılgınlık var deniyor. Hayır kültürümüzde ikisi de vardır. Anadolu insanı ne der 'Çıkmayan candan umut kesilmez', 'Gün doğmadan neler doğar', Atatürk'ün 'Geldikleri gibi giderler' sözü de yılmazlığın göstergesidir. İyi olacağım diyeceksin hastalığı yeneceğim diyeceksin. Eli ayağı olmayan ama ağzı ile resim yapan insanlar var. Bunların hepsi yılmazlığın göstergesi" dedi.

KÖLELİĞİN EN KÖTÜSÜ GÖNÜLLÜ KÖLELİK

Bu dünyada köleliğin en kötüsünün gönüllü kölelik olduğunu dile getiren Üstün Dökmen, "Kadınlar erkek çocuk dünyaya getiremediği zaman yapamadım düşüncesine giriyor. Bir erkek çocuğu olmadığı zaman kadını suçluyor. Bu cehalettir. Bir ülkeyi ekonomik kriz değil cehalet batırır. Erkek bilmiyor ki kadında XX kromozomu var erkekte XY kromozomu var. Bir kadının çocuğunun erkek veya kız olmasına erkek vesile oluyor. Bu erkekler alakalı bir kavramdır. Bu yüzden karısına kızan erkek cahildir" sözlerine yer verdi.

ÇOCUKLARINIZA KÜÇÜK SORUMLULUKLAR VERİN

Ailelerin çocuklarına küçük yaşta sorumluluk vermeleri gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Üstün Dökmen, "Çocuklarınıza giyinme sorumluluğu verin, yemek yeme sorumluluğu verin. Bir kaşığı ağzına yerleştiremeyen çocuk hayatta ne yapacak? Bazı konularda da seçim hürriyeti verin. Seçim yapmak zordur. Bazı şeyleri yaşayarak öğrenmesine izin verin. Çocuğunuza yapacağı şeyleri söylemeyin. Çocuğa istediğiniz kadar karışın ama bilmelisiniz ki en önemli anlarda yanında olamayacaksınız. Biz de nereye gittiğini bilen çocuklar yetiştirelim" dedi.  Pozitif bilime yatkın çocukların yetiştirilmesi gerektiğinden söz eden Dökmen, "Çocuğunuza veri verin, küçük yaşta veri kullanmayı öğretin. Bazı şeyleri yaşayarak öğrenmesine izin verin. Sizin istediklerinizi yapmasını istiyorsunuz. Sizin istediklerinizin doğru olduğunu nereden biliyorsunuz" tavsiyelerinde bulundu.

MARİFET İLTİFATA TABİDİR

Eğer çocukta bir şeylerin gelişmesi isteniyorsa iltifat edilmesi gerektiğini belirten Dökmen, "Marifet iltifata tabidir. Bir iş yerinde sövüp sayarak dediğinizi yaptırabilirsiniz belki iyi bir yöneticide olabilirsiniz ama iyi bir lider asla olamazsınız. İltifat etmeyi öğrenmelisiniz. Bir gün evde yalnızım. Eşim köfte yapmış. Gelmeden onları pişirdim Eşim geldiğinde dedi ki sen ne güzel köfte pişiriyorsun ne kadar güzel olmuş. O gün bu gündür evde köfteleri hep ben pişiriyorum" sözlerine yer veren Dökmen katılımcıları güldürdü. Konuşmasıyla zaman zaman güldüren, zaman zaman da düşündüren Üstün Dökmen, "Atatürk askerlerini yüreklendirmeseydi o zaferleri kazanamayabilirdi" dedi.

ERKEĞE FAZLA DEĞER VERMEK 3 SIKINTIYA NEDEN OLUR

Toplumda bir erkeğin yaptığı olguların kabul edildiğini fakat aynı şeyleri bir kadın yaptığında bunun kabul edilemez bir durum olduğunu, toplumda bu şekilde algılandığını dile getiren Üstün Dökmen, "Bazı toplumlar erkeğe çok fazla değer verir. Erkeğe abartı bir şekilde değer vermek toplumda 3 sıkıntıya neden olur. Birincisi bu tür toplumlarda kadın daima ezilir. İkincisi ülke geri kalır. Pozitif bilime yeteri kadar değer vermeyen ve kadını 2. sınıf olarak gören ülkeler 50 yıl sonra haritada yer almayacaklar. Üçüncüsü ise erkeğe çok fazla sorumluluk yüklendiğinde, erkeğe karşı çok fazla beklentiye girildiğinde erkekte ezilir" dedi.

ÇİÇEK TAKDİM ETTİ

Programın ardından Çerkezköy Belediye Başkanı Vahap Akay, Prof. Dr. Üstün Dökmen’i Çerkezköy’de ağırlamaktan dolayı mutlu olduklarını belirterek kendisine çiçek takdim etti. Konferansın yapıldığı salonun küçük ve yetersiz olduğuna dikkat çeken Belediye Başkanı Vahap Akay, Aralık ayı sonunda açılacak olan Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Çerkezköy Kültür Merkezi’nin modern ve ferah salonunda Prof. Dr. Üstün Dökmen’i tekrar ağırlamaktan mutluluk duyacaklarını da sözlerine ekledi.

Haber / Özge MERİÇ