Kitapların aydınlatamadığı toplumları şarlatanlar aydınlatır

Yazar Ferhat Özen, 54. Kütüphane Haftası kapsamında Çerkezköy İlçe Halk Kütüphanesi'nde lise öğrencileriyle bir araya geldi. Okuma alışkanlığı ile ilgili söyleşi yapan Özen, söyleşi

GÜNDEM 27.03.2018 18:26:00 0
Kitapların aydınlatamadığı toplumları şarlatanlar aydınlatır

54. Kütüphane Haftası kapsamında Çerkezköy İlçe Halk Kütüphanesi'nde dün saat 13.30'da düzenlenen söyleşide Yazar Ferhat Özen lise öğrencileri ile bir araya geldi. Okuyan Toplum Projesi Yöneticisi Ferhat Özen çağımızdaki teknoloji bağımlılığını ve buna yönelik olarak azalan kitap okuma alışkanlığını slayt eşliğinde öğrencilere anlattı. Okumanın önemini vurgulayan Özen, “Akıllı telefon, akıllı televizyon, akıllı teknoloji hepsi ortaya aptal bir insanı çıkartıyor. Bunları ne kadar çok kullanıyorsak, o kadar çok aptallaşıyoruz. Akıllı telefonlarımızı biraz daha az kullanmalı okumaya yönelmeliyiz” dedi.

 

 

"AKILLI TEKNOLOJİ İNSANI APTALLAŞTIRIYOR"

 

Ekran başında geçirilen zaman bakımından Türkiye'nin Dünya'da birinci olduğunu dile getiren Yazar Ferhat Özen, “Milli Eğitim Bakanlığının RTÜK'le birlikte yaptığı bir araştırmaya göre öğrencilerin 1 yılda 900 saati okulda geçerken bin 500 saati ekran başında geçiyormuş. Günde 4-5 saat ekrandayız. Teknoloji bağımlısı bir kuşak yetişiyor. Bu teknolojileri yaratanlar bizim kadar yüz vermiyor bu teknolojilere. Hatta televizyonun Batı’daki adı 'Aptal Kutusu'dur. Biz bu kutuya günde 4-5 saat bakıyoruz. Dünyada en az kitap okuyan ülke bizim ülkemiz. Biz bundan çıkmak zorundayız. Oysa biz bir zamanlar Batı'ya bilim öğretiyorduk. Kitaba ekmek kadar değer veriyorduk. Biz tarihte yalnızca ve yalnızca cehalete yenildik. Cehalete karşı savaşmanın tek yolu kitaplardır. 2000’li yıllardan sonra dijital bir tuzak kuruldu ve dijital teknolojiler bir silah gibi kullanılmaya başlandı. Ülkeler artık zihinsel operasyonlarla ele geçirilmeye başlandı. Balık tutan bir adamı düşünün. Oltanın ucunda bir televizyon var. Balıklar ekran başında toplandığında yukarıdan aşağıya bir ağ iniyor ve balıkları yakalayıp ele geçiriyor. Acaba bizler de ekran başında toplandığımızda bizim de üstümüze bir ağ iniyor ve ele geçiriliyoruz diye hiç düşündük mü? Bugün bütün tercihlerimize televizyonlar karar veriyor, medya karar veriyor. Yediğimiz yemeğe giydiğimiz kıyafete kadar. Böylece başı öne eğik bir gençliğimiz var oluyor. Kitap okumayanın boyu uzar fakat aklı uzamaz. Yaşı büyür ama aklı büyümez. 40 yaşında yetişkin çocuklar toplumuzda var oluyor” dedi.

 

 

“HER GEÇEN GÜN ARTIYOR”

 

Teknoloji bağımlılığı oranının her geçen gün biraz daha arttığını belirten Ferhat Özen, “Biz toplum olarak, 0-6 yaşlarında nasıl ki 'Ali topu at' cümlesi öğretilirken resimler ilgimizi çekiyor ve o şekilde öğreniyorsak şuanda da yazılardan çok bol resimli gazeteler dergiler fotoğraflar ilgimizi çekiyor. Halbuki yaşımız ilerledikçe zihinsel yaşımız da büyümeli biz resimsiz kitapları dahi okuyabilmeliyiz. Büyük romanları okuyarak beynimizde canlandırabilmeliyiz. Doğan Yüceloğlu’nun çocuk kalmış toplum dediği ne yazık ki bu oluyor. İnsan aklının bulduğu bir telefona akıllı telefon diyoruz. Böylelikle kendimizi akıl dışı bir varlık olarak görüyoruz. O yüzden bu algıdan çıkmak zorundayız telefonları mümkün olduğu kadar az kullanmalıyız" dedi.

 

 

“KİTAPLARLA DOST OLMALISINIZ”

 

Çocukların daha küçük yaşlarda teknolojiye bağımlı şekilde büyümesinden dolayı beyninde elektronik dalgaların oluşturduğu etkilenmeler nedeniyle risk altında olduğunu belirten Özen “Kişi okuyan bir rol model edinmediği için okumayı severek büyüyemiyor. Burada anne ve babalara büyük rol düşüyor. Artık insanlar teknolojiye olan bağımlılığından dolayı karşıdan karşıya dahi geçemiyor. Telefondan gözünü ayıramıyor. Bu yüzden pek çok trafik kazası oluyor, kaç kişi çukura düşüyor, ağaca çarpıyor. Amerika'da Newyork Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Dekanı'nın yazdığı bir kitap var. Bu kitabın adı 'Televizyon, Öldüren Eğlence' onlar kendi çocuklarını korumak için ekran bağımlığına karşı çok daha fazla çalışmalar yapıyorlar. Kitaplar hazırlıyorlar. Okumayan şahsa sahip olmak iktidar sahipleri için bir şanstır. Ne deniyor ‘bana vicdansız bir medya verin size cahil bir halk vereyim’. Ekran bağımlılığı; bu en gözde uyuşturucudur. Televizyonlar cahil insan yetiştiriyor. Bu yüzden Batı toplumları kendilerini korumak için o kadar çok önlem alıyorlar ki. Onların çocukları çok değerli. Siz bizim için daha değerlisiniz. Siz bizim geleceğimizsiniz. Bu yüzden bugünden başlayarak ekranla aranıza mesafe koymalı kitaplarla dost olmalısınız” dedi.

 

 

“57 YILLIK ÖMRÜNE 3 BİN 994 KİTAP SIĞDIRDI”

 

Mustafa Kemal Atatürk'ün okumaya ne kadar önem verdiğini vurgulayan Ferhat Özen, “Uzun yıllar kitaplar silahlarla birlikte gösterildi. Kitaplar insanların gözünü açar. Okumayan bir toplum yetiştiriyoruz. Ve bugün 4 öğrenciden 3'ü okuduğunu anlamıyor. Mustafa Kemal Atatürk 57 yıllık hayatında altını çizerek notlar alarak 3 bin 994 tane kitap okudu. Ülkemizi o ve bilgileri kurtardı. Okumak aydınlığa yürümek gibidir. Kitapların aydınlatamadığı toplumları şarlatanlar aydınlatır” dedi

 

 

3 BİN ÜYE 14 BİNDEN FAZLA KİTAP

 

Ferhat Özen'in konuşmasının ardından okullardan gelen öğrenci gruplarına kütüphane tanıtıldı ve hizmetler hakkında bilgiler verildi. Yetkililer tarafından yapılan bilgilendirmede, Çerkezköy İlçe Halk Kütüphanesi'nin 1992 yılında kurulduğu, 3 bin üzerinde üyesinin olduğu ve aynı zamanda kütüphanede 14 binden fazla kitabının bulunduğu belirtildi. Üye olmak isteyen vatandaşlar için kütüphane hizmetlerinden basit ve hızlı bir şekilde her yaş grubunun üye olabileceği bildirildi. Cumartesi günleri de açık olan kütüphaneden 15 gün süre ile 3 kitabın ödünç alınabileceği kaydedildi. Söyleşisinin ardından öğrencilerin sorduğu sorular yanıtlandı ve Ferhat Özen 'Kitaplarımız Kanatlarımız' isimli kitabını tek tek imzalayarak öğrencilere hediye etti.

 

Haber/ Özge MERİÇ