Trakya Çeltik Destanı

TRAKYA ÇELTİKÇİLER DESTANI

Başlamadan şu bir parça destana
Suya düşen sarılırken yılana
Allah yardım etsin garip kuluna
Bazen karar olur zaman efendim

İbrahim SAPÇI’lı Ede köyüne erdi
Etrafa yılmadan gergiler gerdi
Hasan BUĞDAYCI’da bu yola döndü
İnsanı döndüren zaman efendim

Halit ORHAN yeşil ova boyunda
SUBAŞI’lı Mehmet Ağa onun yanında
Paralar akarken çeltik uğrunda
Kazanacak şimdi zaman efendim

Çeltikçilik hep gidiyor ileri
PAPÇI çadırları değiştirir
Mehmet EKİNCİ’de onun yaveri
Çeltikçi olmalı insan efendim

Ali Çavuş kule yanında dururken
Kahramanlı davulları vururken
İsmail BİLEN’e bakma yürürken
Bu karalı böyle ferman efendim

Zeki ENGİN saydı bu yıl parayı
Göremedi su yüzünden karayı
Kim kandırdı acep Hakkı Hüda’yı
Ne kara imiş bu yıl zaman efendim

Maltepe Kadir’i sorma bu sene
Gömdü sinesine onu Ergene
Para saçarken toprak yerine
Yazılmış karalı ferman efendim

Hocanın çocukları sürttü palayı
BOSTANCI başta çekti halayı
Galip ÇINAR bölmek için ovayı
Çalışır yılmadan inan efendim

Hüseyin SAY çıktı bu yıl aradan
Galip’le Zeynun çalışırlar yılmadan
Ali GÜNAY, İbrahim SÖZEN’i bulmadan
Çeltikçi oluyor duyan efendim

İsmail KALE Sarıcaali altında
İsmail ERDİNÇ onun yanında
Ali ÖZSOY, Emrullah ÖNDER çeltik yolunda
Şimdi çalıştı zaman efendim

Mümin, Kamil, Mehmet ÖZDEN’le birlikte
İdris KORU’yla Vedat dahi çeltikte
Çalışmak lazım henüz gençlikte
İşte çalışacak zaman efendim

Ömer ORAL baltalık önünde
Mehmet’le Ömer ÜSTÜN kara gölünde
Osman NALCI ile Fahri ÖZ’ün elinde
Duruyor karalı ferman efendim

Hüseyin’le Mehmet EKER’in kulübeleri sazdan
Emrullah ÖNDER hep yanınızdan
Bu yılki kara şansınızdan
Kapladı ovayı sular efendim

Hamit UYSAL, Mıstık GÖKÇEN Ayranlı boyunda
Mehmet ÇUHACI, ÇAKIRCALI onların solunda
Mıstık PETMEZCİ de çeltik uğrunda
Bu yıl çalıştı zaman efendim

Mehmet TÜREN düşünür derin derin
Kadir’le Talat cilvesine boyun eğdi kaderin
Motor bindi üstüne develerin bulunmaz
Dertlere derman efendim

Recep TÜNAY, Muhacır Bekir Ayranlı altında
Hüseyin FİDAN, PORTACI’nın yanında
Çırpınırken Arif CEYLAN suyun uğrunda
Sermayesiz motorsuz olmaz efendim

Her duyan atıldı yeşil ovanın içine
Veysel ATLI düştü çeltikçilik peşine
Karagöz İsmail kendi kendine
Çeltikçi oldu Muzaffer Akyürek
Mehmet Dinçer’le Kara Ali’nin elinde kürek
Ahmet Yaşın, Ahmet Kalfa dudak bükerek
Çeltikçi oldu zaman efendim

Ramadan, Recep,Yüksel Reis çayırlı içinde
Doktor İldir’i koşar pancar peşinde
Kara İsmail’in ak tüyler başında
Rengarenk açtığı zaman efendim

Murat Bulut’la Mehmet Tanyeli
Belli değil Hasan Duray’ın hali
Necmi’yle Sabri’nin develeri
Sermaye oldu zaman efendim

Lütfü’yle Nedim’in Paşa kaldırım
Ahmet Karabıyık derki doldurun
Bedri Gezer’i aradan kaldırın
Çeltikçi olurken duyan efendim

Raif Cansun kadıoğlu paşa kaldırımında
Camsız İbrahim Gezer çifte omzunda
Sarpdere’li Sadık çeltik uğrunda
Çalıştı şimdi zaman efendim

Ahmet, Hikmet, Süleyman, Salos Şirketi
Rıza ile Hasan Utkan’ın mazot derdi
Mehmet Yıldırır da bu işe girdi
Oluyor çeltikçi duyan efendim

Ethem’le Mahmut Özsoy bir yerde
Halil Durmaz’a Hasan Duman ererde
Amhet Soydan dolandıkça dillerde
İfrit olur her an duyan efendim

Çok kişiler bu yıl ekemedi yerini
Sorma beyim çeltikçilerin pirini
Ali Topuz’la Raif Çınar çekmez elini
Söylense de adı bir an efendim

Ahmet Akın, Mehmet Sevim azmaklara yaslandı
Mahmut, Mıstık Pazarlı da bu su ile ıslandı
Haluk Özkök geldi kulağıma seslendi
Yazalım dedi bir destan efendim

Hasan Yankılıç, Ömer ırmağın yanında
Ali Eker, Ömer Tınaz çalışır çeltik uğrunda
Ne ararsın beyim kavak avlularında
Ovanın su ile dolduğu zaman efendim

Mutuş’la Mehmet’in emeği gitti boşa
Ovayı sular kapladı baştan başa
Mustafa Çakır’ın derdini yazsam başka
Bu derde bakan olmaz efendim

Necip Yıldırım, Hakkı Özkan bir yanda
Hüseyin Tuna onların yanında
Hakkı’yı kulüpte Necibin fırında
Arasa da bulamaz insan efendim

Nazif Özenç’ in gözleri görmez
Gitse de bankaya para verilmez
Doktor İbrahim öldü dirilmez
Yazılır onlara ferman efendim

Musa Alan, Nuri Koç’ da içinde
Varidatçı Dursun onların peşinde
Mustafa Akter’ de çeltik peşinde
Koşturur neyleyim zaman efendim

Mustafa Bayır der su kapladı her yerleri
Yusuf Özdoğan suda arar tir’leri
Su için açınca eski bentleri
Su ile doldu cihan efendim

Kenan’la Hamdi’yi bu sene sorma
Aldatır bu ova aldanıp kanma
Kaç para eder of ile yanma
Aldatan insanı zaman efendim

Mustafa Yetiş geldi Keşan’dan
Halil Tavukçu’yu seyreyle yandan
Hüseyin Yazır’ ı şirin ovadan
Bezdiren seylap sudur efendim

Gel gör Çiroz’u arşınlayıp aşarken
Abdullah Sayar’ı seyret koşarken
Hüseyin’i de tepelerden bakarken
Alça kondurdu zaman efendim

Halit Selvi, Mahmut Özkök Sarıkamış’ta
Su gelmezdi böyle hiçbir kışta
Sadık Biçer, Ahmet Anbar bir başta
Çeltikçi ile doldu cihan efendim

Azmimiz yürüyüp gitmek ileri
Durduran olmaz çoşkun selleri
Milyonlar yok oldu inan efendim

Bizim Muzaffer Özer’de döndü bu yola
Ahmet Gürkan, Ali Yaradılmış ne ola
Mustafa Kazel, Yaşar Gurup’la
Atıldı çelte inan efendim

Ali Berber’ de bu işe koştu
Şevki Erdoğan vadiler aştı
Raşit Çınar’ da bu yola düştü
Şimdi çalışacak zaman efendim

Latif Yener yeni motorlar kurdu
Hüseyin’le Şeker Ali çeltikçi oldu
Bu yıl ekiliş pek kırık oldu
Kapladı ovayı sular efendim

Ali Dibek, Şevket Tuncer’le beraber
Hayri, Kadir Güney’den yok mu haber
Ali Gürün’de dahi bu sene rençper
Oldu bu yıl zaman efendim

Mehmet Gürel motorları bekliyor
Apdül Şahül çelte yeni yer ekliyor
Hasan Özkök sularda emekliyor
Emekleten insanı zaman efendim

Burhan Ertan, Ali Bilir yan yana
Şerif Başgezerci Ahmet’in yanında
Bizim Muhacır Mehmet de çeltik uğrunda
Çabaladı durdu efendim

Arif Topçu kulaklı önünde
Karasu’ nun yazar kalem elinde
Maltepe’ li cümle cihan dilinde
Şimdi söylendi zaman efendim

Şimdi SÜZEN Hidayet bir yerde
Görgülü’ ler, Kemal Fırtına söylenir dilde
Seyfi Atlı’ nın sabah seherde
Bu yıl koştu zaman efendim

Ali KOŞAN, Arif GÜNAY yanında
İsmail KIRAN Sarıkamış yolunda
İbrahim Çolak, Ali Tetik çeltik uğrunda
Şimdi çalıştı zaman efendim

Nihat Pirinççi her yana gergi gerdi
Mustafa Akın’ la Reşat Meriç’e erdi
Rasim Ergene de bu yola döndü
İnsanı döndüren zaman efendim

Ali Yaraman, Ahmet Koru sultan yerinde
Fettah’ la Bakkal Mustafa’nın defter elinde
Hasan Maltepe, Melih Dölay yanında
Yılmadan çalışır efendim

Kortal, Zühtü, Halil Güçlü üçü beraber
Olur mu hiç demirciden fırıncıdan
Bakkaldan rençper
Ne hikmettir bu iş efendim

Hasan Görgülü, Hasan Başlı ile bir yerde
Ali Duran’ da İbrahim Yıldıran nerde
Kervan geçmez uçsuz bucaksız göllerde
Ne aradınız aman efendim

Yeşil ovayı kaplar seller
Çeltikle doldu gördüğün emeler
Her şeyi yok eden zaman efendim

Mehmet Uysal sırca’nın önünde
Su ile dolan pamuklu gölünde
Dostu olmaz insanın karar gününde
Ovayı su alır her an efendim

Vizeli Paşalıya yaslandı
Halil İbrahim su ile ıslandı
Bütün emekler hep zayi oldu
Ne kara imiş bu yıl zaman efendim

Bekir Kara, Enez altında durdu
Motorlar getir de kanal doldurdu
Her işi görerek bir görgü oldu
Yamandır Sabri Usta yamandır efendim

Orada var gör sen bu ovayı
Yağmur yağarken doldur kovayı
Erenlerden almış üstündeki duayı
Söylüyor bunu da zaman efendim

İpsala ovası çeltik sahasıdır.
Azmin yıkılmaz çelik asıdır.
Hakkı Hüda’ nın yaratmasıdır
Altı yüz dönüm yeri vardır efendim

Uzaktan gelenler gelip de durur
Kazananlar hep keseyi doldurur
İpsala ovasında ne eksen olur
Çalışırsan kalple aman efendim

İpsala dediğin cennet bağıdır
Meriç boyları zevk yatağıdır
Nazlı öğütler dert ortağıdır
Yorulmaz çalışan her an efendim

İpsala ovasını eyledim tarif
Anlasın kimse bunlara arif
Okuyun bunu hoş bir tesadüf
Yazdırdı bunu zaman efendim

Sirke bağla yeter burada bağladı destanı
Affedin beyler bunu yazanı
Kim görür çeltikçi iken sızanı
Söylenir adı zaman efendim.