Tekirdağ Barosu'ndan kınama

Tekirdağ Barosu, Akit TV'nin 10 Kasım haberinde "Zulüm 1938'de Son Buldu" KJ'sine tepki gösterdi ve kınadıklarını açıkladı.

GÜNDEM 17.11.2015 09:21:00 0
Tekirdağ Barosu

Tekirdağ Barosu, şu açıklamayı yaptı: Akit Gazetesi’nin kanalı  Akit TV’nin 10 Kasım haberinde, Atatürk’e hakaret edilerek,  'Zulüm 1938’de Son Buldu' altyazısı verilmiş,  Millet Gazetesi’ne kayyumun atadığı yayın yönetmeni H. Yahya Şekerci adını taşıyan  Twitter hesabında da, 'Zulüm, bundan tam 77 yıl önce son buldu!' denilmiştir. Bu söylemi, esefle ve üzüntüyle kınıyoruz.
ŞECAAT ARZ EDERKEN SİRKATİN SÖYLER 
Gericilikten beslenen ama bilimin ve çağdaşlığın nimetlerini kullanmaktan çekinmeyen takiyye ustası yayınlar, düşünmeye üşenenlerin Atatürk'ü anlayamayacağını, pekala anlayanların ise, işine gelmediği için nefret diliyle hakaret ve sövgüye devam ederek kendilerine yakışanı yaptıklarını göstermektedir. 
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e karşı olan her kötü söz ve tavır, onun ölmediğinin, aksine her an aramızda yaşadığının en net ifadesidir. Hatırdan çıkarılmamalıdır ki; Atatürk’e sevgimiz ve bağlılığımız, bu tür her şeye ve herkese rağmen devam edecektir. "Söz, sahibi ile müsemmadır." Şaşırmıyoruz, çünkü Atatürk, sağduyu ve hoşgörünün anlamını bilmeyenlerin, son ve en mükemmel din olan Müslümanlığı sadece çıkarı için kötüye kullanmaktan utanmayanların, düşünmeye üşenenlerin anlayamayacağı kadar irfan sahibi büyük bir liderdir. Çünkü, bir vatanımız varsa, bağımsızlığımızın sembolü bayrağımız başımızın üstünde dalgalanıyorsa, "bu ezanlar ki şahadetleri dinin temeli, ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli" diyen İstiklal Marşımızla  birlikte ezanlarımız hala okunuyorsa, hepsinin Atatürk sayesinde olduğunu bilmemek mümkün değildir. Bu nedenle reddettiğimiz nefret söylemleri,  ancak ve sadece karanlıktan medet umanların  çaresizliği ile , "Şecaat arz ederken sirkatin söylemektir."den ibarettir. Bu nedenle bize,  "söz sahibinin taksiratını Allah affetsin"  demek düşer. Tekirdağ Barosu avukatları başta olmak üzere bütün hukukçular ve sağduyulu herkes gibi, laik ve demokratik bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'nde,  gereğini yapacak kurum ve Cumhuriyet Savcıları olduğunu biliyor ve bağımsız yargıya güveniyoruz.