Kalkınma Bakanı kalkınmayı anlattı

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, “10. Beş Yıllık Kalkınma Planı Çerçevesi’nde Büyüyen Türkiye” konulu panel kapsamında Çerkezköy’e geldi.

YABANCI FİRMALAR ÖZELLİKLE BÖLGEMİZİ TERCİH EDİYOR

ÇOSB Müdürlüğü Toplantı Salonu’ndaki brifingin ardından Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ve diğer protokol üyeleri panelin yapılacağı Konferans Salonu’na geçti. Programın açılış konuşmasını ÇOSB Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Sarıoğlu yaptı. Sarıoğlu, “ÇOSB, ülkemizin en önemli OSB’lerinden birisidir. 300’e yakın fabrika, 60 bin çalışanı ile ÇOSB, ülkenin 2023 hedeflerine ulaşması bakımından önemli bir merkezdir. Karma bir OSB’yiz ama 13 ilaç fabrikası var. Bu çok önemli. Bölgemizde yüzde 100 yabancı sermayeli 30 firma var. Yabancı firmalar özellikle bölgemizi tercih ediyor çünkü bütün altyapı çalışmalarımızı tamamladık. Katılımcılara en kaliteli üretimi gerçekleştirebilmeleri için gereken hizmeti vermeye çalışıyoruz.” dedi.

KORKMADAN ÜRETİYORUZ

Çevreye önem veren bir OSB olduklarını kaydeden Sarıoğlu, “Geçen yıl 100 bin ağaç projemiz vardı. Türkiye’de ilk kez TUBİTAK’a inceleme yaptırdık. Fabrikaların sera gazını ölçtürdük. Bunun için 100 bin ağaç dikmemiz gerektiği belirtildi ve bunu yaptık. Bu yıl daha fazla ağaç dikmeyi umuyoruz. 10’uncu 5 yıllık planın 2023 yolunda bize rehberlik edeceğine inanıyoruz. Ülkemiz gelişme potansiyeli çok yüksek olan bir ülke. Bunun farkına son 10 senede vardım. Bugüne kadar çalışıp üretiyorduk ama üretirken korkardık, çevremizden korkardık, kendimizden korkardık. Şimdi artık korkmadan üretiyoruz. Ürettiğimizi tüm dünyaya pazarlıyoruz. Türk Malı artık bütün dünyada aranan bir ürün haline geldi. Türk firmaları artık taklit edilmeye başlandı. Çinliler ürettikleri ürünlere Türk Malı damgası vuruyor” ifadelerini kullandı.  

PLANLAMA OLUR MU OLMAZ MI?

Bir üretim şehrinde olmaktan duyduğu mutluluğu dile getirerek konuşmasına başlayan Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ise “Öncelikle planlama konusu üzerinde durmak istiyorum. Bugünkü dünyada, serbest piyasa şartlarında planlama olur mu olmaz mı? Türkiye bunu çok tartıştı. Her insanın, her ülkenin planlamaya ihtiyacı var. Sorulması gereken planlama yapıp yapmama değil, nasıl bir planlama yapmak gerektiği sorusudur. Katılımcı, merkezde ve yerelde şekillenen insan odaklı bir planlama hepimizin tercih etmesi gereken bir süreçtir. Belirsizliklerin arttığı bir ortamda planlamanın bir kat daha önem kazandığını vurgulamak istiyorum. Belirsizlik ne kadar azalırsa, öngörülebilirlik ne kadar artırılırsa yatırımların ömrü de o derce artar” dedi.      

UZUN VADELİ BİR PERSPEKTİFE İHTİYAÇ VAR

Dünya şartlarında kamunun kalkınmadaki rolünün azalmadığını yalnızca değiştiğini söyleyen Bakan Yılmaz, “Eskiden kamu daha fazla üretimin içindeydi. Buna artık ihtiyaç yok. Ama kamunun düzenleyici, belirsizlikleri azaltıcı, rekabeti artırıcı özellikleri çok önemli” ifadelerini kullandı. Yılmaz, “Stratejiniz yoksa, kısa vadeli sorunlar içinde boğulursunuz. Daha çok finansal sorunları görüyorsunuz. Uzun vadeli bir perspektife ihtiyaç var. Bu sayede yapısal reformlar ortaya çıkıyor” diye konuştu.  

DEĞİŞİME MARUZ KALMA İLE DEĞİŞİMİ YÖNETMEK AYRI ŞEYLERDİR

Türkiye’nin zaman içinde bir değişim süreci yaşadığını kaydeden Bakan Yılmaz, konuşmasına şöyle devam etti: “Burada kritik bir ayrım var. Değişime maruz kalma ile değişimi yönetmek ayrı şeylerdir. İsteseniz de istemeseniz de dünya değişiyor. Bu da sizi bir takım değişikiliklere zorluyor. Özellikle kriz yaşayan ülkelerin ister istemez değişim yaşadığını görüyoruz. Türkiye de geçmişte bunları yaşadı. Bu değişime maruz kalıyorsunuz demektir. Değişimi yönetemiyorsunuz demektir. Oysa stratejiler geliştirip, uzun vadeli hedefler belirleyip, o hedeflere dönük değişiyorsanız, zorunlu olduğunuz için değişmiyorsunuz. Bu, değişimi yönetiyorsunuz demektir. Türkiye artık değişimi yöneten bir ülke haline geldi. Altyapısı olan bir ülke haline geldi.” 

EKONOMİ, DAHA GENİŞ BİR ALANIN PARÇASIDIR

Türkiye’nin önemli hedefleri olduğunu söyleyen Bakan Cevdet Yılmaz, “Bu hedeflere ulaşmanın yolu kalkınmadan, nitelikli büyümeden geçiyor. Kalkınma ekonomiden ibaret değildir. Ekonomi dediğimiz alan, daha geniş bir alanın parçasıdır. Demokrasi yeterince gelişmemişse, hukuk devletiniz yeterince iyi işlemiyorsa, temel hak ve özgürlükler yaşanamıyorsa, kentsel altyapı sorunlarınızı çözemiyorsanız, ekonomi politikalarınız da bir sınırda duruyor. İleri bir ekonomi için tüm bu alanlara bakmak gerekiyor” dedi.

İNSAN ODAKLI BÜYÜMEYİ AMAÇLADIK

Her zaman nitelikli büyümeden yana olduklarını söyleyen Yılmaz, “Türkiye, bir taraftan kişi başına geliri 3 bin 500 dolardan 10 bin 500 dolara çıkarırken, bir taraftan da gelir dağılımındaki adaletsizliği ölçen katsayıyı düşürmeyi başaran bir ülkedir. 2002’de günlük harcaması 4,3 dolardan az olan nüfusumuzun oranı yüzde 30’un üzerindeydi. Bugün bu nüfusun oranı yüzde 2’lere düşmüş durumdadır. Bu büyük bir başarıdır. 10’uncu planı hazırlarken sadece ekonomik büyümeyi değil, nitelikli büyümeyi hedefledik. İnsan odaklı büyümeyi amaçladık” dedi.

ÇALIŞMALARIMIZ 2 YIL SÜRDÜ

10’uncu 5 yıllık kalkınma planını yaparken, katılımcılıktan hareket ettiklerini söyleyen Bakan Yılmaz, “10 binin üzerinde insanın katkısını aldık. Yerelde de fikirleri topladık. Gençlerle bir araya gelip geleceğe nasıl baktıklarını dinledik. Bu şekilde planımızı şekillendirdik. Çalışmalarımız 2 yıl sürdü. Yüksek istikrarlı ve Kapsayıcı ekonomik büyümenin yanı sıra, Hukukun Üstünlüğü, Bilgi Toplumu, Uluslararası Rekabet Gücü, İnsani Gelişmişlik, Eçvrenin Korunması ve Kaynakların Sürdürülebilir Kullanımı gibi unsurları kapsayacak şekilde bu planı hazırladık. Planın temel amacı, uluslar arası değer zinciri hiyerarşisinde üst basamaklara çıkmış, yüksek gelir grubu ülkeler arasına girmiş ve mutlak yoksulluk sorununu çözmüş bir ülke konumuna gelmektir” diye konuştu.

İNSANİ GELİŞMİŞLİĞE SAHİP ÜLKELER SIRALAMASINDA 69’UNCU SIRADAYIZ

Dünyadaki ülkelerin gelirlerine göre 4 gruba ayrıldığını söyleyen Bakan Yılmaz, “Düşük Gelirli, Alt-Orta Gelirli, Üst-Orta Gelirli ve Yüksek Gelirli ülkeler. Türkiye Üst-Orta Gelir grubunda. Türkiye 13 bin dolar sınırını aştığı anda Yüksek Gelirli ülkeler arasına girmiş olacak. Bu işin gelir kısmı. Diğer taraftan insani kalkınma diye bir endeks hesaplanıyor. Burada da 4 grup var. Düşük, Orta, Yüksek ve En Yüksek İnsani Gelişmişliğe Sahip Ülkeler. 187 ülke 4 gruba ayrılmış durumda. Türkiye şu anda 69’uncu sırada ve Yüksek İnsani Gelişmişliğe Sahip Ülkeler arasında yer alıyor. Hedefimiz ilk 50’ye girerek En Yüksek İnsani Gelişmişliğe Sahip Ülkeler arasına girmektir” ifadelerini kullandı.    

10’UNCU 5 YILLIK PLANDAN BAHSETTİ

Konuşmasının devamında 10’uncu 5 Yıllık Kalkınma Planı’ndan bahseden Bakan Yılmaz, “Sosyal konuları planımızın ilk bölümü olarak ele aldık. Buna da Nitelikli İnsan Güçlü Toplum Ekseni adını verdik. Bu eksende sağlıktan eğitime, sosyal güvenlikten hukuka birçok konuyu işledik. 2’nci eksenimiz Yenilikçi Üretim İstikrarlı Büyüme eksenidir. Burada da sermaye birikimi ve sanayileşme sürecinin hızlandırılması, verimliliğin artırılması, cari açığın kalıcı bir şekilde kabul edilebilir seviyelere çekilmesi, ekonominin yenilikçi ve ithalat bağımlılığı azalmış bir yapıya dönüştürülmesini amaçladık. 3’üncü eksenimiz Mekansal Boyut. Bölgesel politikalarımızı bu eksen altında ele aldık. Her bölgemizi çok iyi analiz etmek ve potansiyelinden faydalanmak zorundayız. 4’üncü eksenimiz Uluslar Arası Boyut. Bugünün dünyasında sadece kendi ülkenizin içine bakarak kalkınmanız mümkün değil” dedi.

İŞİN ANAHTARI NİTELİKLİ SERMAYEDİR

Bakan Yılmaz konuşmasını şu sözlerle noktaladı: “İşin anahtarı nitelikli sermayedir. Hangi alana bakarsanız bakın işin özünde insan vardır. Biz insanımız için uygun bir ortam oluşturuyor muyuz? Türkiye 2’nci bir atılım yapacaksa, bunu nitelikli insan gücü ile başaracak. İnsana yatırımla başaracak.”

Konuşmaların ardından Bakan Yılmaz’a Ömer Sarıoğlu tarafından günün anısına hediye verildi. Program AK Parti İstanbul Milletvekili Dr. Mehmet Muş, İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Dündar Murat Demiröz ve THK Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Cemil Ertem tarafından 10. Beş Yıllık Kalkınma Planı Çerçevesinde Büyüyen Türkiye paneli kapsamında sunumlar yapıldı.  

PROTOKOL TARAFINDAN KARŞILANDI

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’ın da katıldığı panele, Tekirdağ Vali Vekili Mustafa Yel, Çerkezköy Kaymakamı Metin Kubilay, Kapaklı Kaymakamı Mehmet Ali Gürbüz, İl Jandarma Komutanı Albay Hakan Saraç, İl Emniyet Müdürü Halil Turan Erol, Çerkezköy Emniyet Müdürü Murat Ogan, Çerkezköy İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Rüştü Eryılmaz, Kapaklı Emniyet Müdürü Mehmet Ali Gürbüz, Kapaklı İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Ferhat Kaanoğlu, Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin, ÇOSB Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Sarıoğlu, ÇOSB Müdürü Mehmet Özdoğan, siyasi parti temsilcileri ve STK temsilcileri de katıldı.

Haber / Ahmet KARDEŞ