Yüceer: Doğa katliamına dikkat!

Trakya'daki doğa katliamlarını TBMM gündemine gertiren Cumhuriyet Halk Partisi PM Üyesi Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, "Üstün kamu yararı ve ekonomik yararlar gibi gerekçelerle havamız, suyumuz, topra

GÜNDEM 6.06.2014 19:11:00 0
Yüceer: Doğa katliamına dikkat!

KANSER VAKALARINDA PATLAMA YAŞANIYOR

Ergene Nehri’nin etkilerinin bertaraf edilemediğini öne süren Yüceer, “Trakya’nın can damarı olan 283 kilometrelik Ergene Nehri, Trakya’nın kanayan yarasıdır. Dünyanın en verimli tarım arazileri, yaklaşık 2 bin sanayi tesisinin atıkları ve evsel atıklar nedeniyle kurşun, cıva, kadmiyum gibi ağır metaller; arsenik ve boya gibi zehirli kimyasallarla kirleniyor. Bölgede kanser vakalarında da adeta patlama yaşanıyor” dedi. Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Balkan Onkoloji Hastanesi’nin verilerine göre Trakya bölgesinde yılda 3 bin civarında kanser vakası görüldüğünü bildiren Yüceer, “Sorun sadece Trakya’nın değil, tüm Türkiye’nin sorunudur, Ergene havzasında yetişen ürünler memleketin her köşesinde tüketilmektedir. Ancak Ergene için atılan adımlar göstermelik, çözümden uzaktır” ifadelerini kullandı.

TERMİK SANTRAL KURULMAK İSTENİYOR

Yüceer, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın asli görevi çevreyi korumaktır. Ancak bunun tersine hareket ediyor. Tekirdağ bölgesinde yer alamayacak yasaklı sanayi türleri arasında “termik santraller” olmasına rağmen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, plan değişikliğine ‘enerji depolama ve üretim alanları hariç’ ibaresi ekleyerek termik santrallerin, yapılmasının önünü açmıştır. Deprem riski altındaki Malkara ilçesi İbrice Köyü Ovası’na, Şarköy’ün Kızılcaterzi mevkiine ve Marmara Ereğlisi’ne termik santral kurulmak istenmektedir” dedi.

HES İNŞAATININ DURDURULMASININ SEVİNDİRİCİ

Trakya’nın göz bebeği, temiz hava kaynağı ve doğal yaşam alanı olan Güngörmez Ormanı’nın  “kuvarsit ocağı” tehdidi ile karşı karşıya bırakıldığını hatırlatan Yüceer, “İnsan sağlığını ve doğayı tahrip edecek bu girişim, gerek Saray halkından, gerekse belediyeden destek görmemesine rağmen ısrarla sürdürülmek istenmektedir” dedi.  Yüceer, Kuvarsit ocağıyla beraber bölgede binlerce ağacın kesileceği, su kaynaklarının kirleneceği, bölgede tarım-hayvancılık biteceği uyarısını yaparken, oluşacak sağlık sorunlarına da dikkat çekti. Yıldız Dağları’ndaki taş ocaklarının yarattığı doğa katliamına da dikkat çeken Yüceer, Rize İkizdere Şimşirli Köyü’nde HES protestosu nedeniyle şiddet gören köylülerle görüşmesini de aktardı. Kadınların direnişinin zaferle sonuçlandığını kaydeden Yüceer, Şimşirli Köyü’ndeki HES inşaatının durdurulmasının sevindirici olduğunu ifade etti.

DOĞAYI KORUYANLAR YARGILANIYOR

Halkın doğaya sahip çıktığını belirten Yüceer, "Ben gurur duydum oradaki halkla. 'Biz mücadeleden vazgeçmeyeceğiz' diyorlar. Hepsine selam olsun" ifadelerini kullandı.  Çevre Günü’nde çevrenin, doğanın, ağacın, derelerin ve havanın ne kadar önemli olduğuna dikkat çekilmesi gerekirken, çevreyi koruyan, doğa, toprak, taş ve hava ile maden suyu diyen Şimşirli köylülerinin yargılandığını belirten Yüceer, "Bugüne anlam yükleyeceğimize tam tersine, doğayı koruyanlar yargılanıyor. Bu dünyada tek örnektir diye düşünüyorum. Yargılanan Şimşirli köylülerinin tek yaptığı doğasına, suyuna sahip çıkmaktır. Maalesef son süreçte gelir ve enerji kaynağı olarak görülen suyun yaşam kaynağı olduğu unutuluyor” dedi.

Haber / Gökhan YILMAZ